Koma Civaken Kurdistan (KCK) Yürütme Konseyi Başkanlığı Güneybatı Kürdistan'da Qamışlo katliamının 4. yıldönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada Baas rejimini kınadı. Suriye Baas rejiminin Qamişlo'da Kürt halkına karşı gerçekleştirdiği katliamın üzerinden dört yıl geçti. 12 Mart katliamının yıldönümünde KCK yaptığı açıklamada, 'Halkımıza karşı bu katliamı gerçekleştirenleri bir kez daha lanetliyor, bu katliamda yaşamını yitiren Kürt yurtseverlerini saygıyla anıyor, anılarına Kürt halkının özgürlük mücadelesini daha da geliştireceğimiz sözünü yineliyoruz' dedi. Bilindiği gibi Suriye rejiminin, inkar ve imha siyasetini izleyen Türk devletiyle anti-Kürt ittifakında buluşarak Kürt halkına karşı her türlü baskıyı geliştirmeye devam ettiğinin altını çizen KCK, şöyle devam etti: 'Bunun Irak'ta Kürt sorununun önemli oranda çözülmesiyle bölgede gelişen Arap-Kürt halklarının eşitliği ve kardeşliğini sabote eden bir uygulama olduğu görülmelidir. Arap-Kürt dostluğunun gelişmesini beraberinde getirecek olan bu imkanın doğru değerlendirilmemesi, Suriye rejimine de bir şey kazandırmayacaktır. Irkçı-milliyetçi politikasını sürdürmesi halinde, en büyük zararı rejimin kendisinin göreceği açıktır. Bu nedenle Suriye devleti Türkiye ile birlikte Kürt düşmanlığını bir yana bırakarak, tarihi temelleri güçlü olan Kürt-Arap dostluğunu geliştirecek olan demokratik bir politikayı geliştirmelidir. Halkımız Qamişlo katliamının 4. yıldönümünde, katliamcılardan hesap sormak için örgütlü mücadelesini, katliamlara 'Êdî bes e' diyerek serhıldanlarını yükselterek, eşitlik-özgürlük temelinde Arap-Kürt dostluğunu geliştirme göreviyle karşı karşıya bulunmaktadır. Suriye rejimi Kürt halkının yalnız olmadığını bilmeli, Kürtlerin bölge denkleminde önemli bir güç olduğunu görmeli ve halkımıza karşı saldırılarına son vermelidir.' Kürdistan'daki sömürgecilerin tüm parçalarındaki saldırılarının neredeyse eş zamanlı olarak geliştiğine dikkat çeken KCK, bu saldırıların bir ifadesi olarak Süleymaniye'de yapılan katliam saldırısının, Güney Kürdistan'daki kazanımlara yönelik bir saldırı olduğunu kaydetti. KCK şöyle dedi: 'Bu saldırıyla halkımızın ulusal-demokratik kazanımlarını tasfiye etmek, sindirmek, yıldırmak ve iradesini kırmak için geliştirilen bu katliam saldırısını protesto ediyoruz. Hangi güçten gelirse gelsin, halkımızı korkutmaya, sindirmeye ve iradesizleştirmeye yönelik bu saldırılar karşısında Kürdistan'ın dört parçasında ve yurt dışında birlik ve örgütlülüğünü daha fazla geliştirerek, özgürlük mücadelesini yükseltmelidir. Kürdistan halkının tüm parçalarda karşı karşıya olduğu bu saldırılar karşısında ulusal demokratik birliğini ve beraberliğini geliştirmekten ve ortak bir ulusal strateji geliştirmekten başka bir yolun olmadığı da daha net bir biçimde ortaya çıkmıştır. Başta Türk devleti olmak üzere Kürdistan üzerinde egemenliğini sürdüren güçlerin halkımız üzerinde geliştirdikleri ulusal baskının yanında birer erkek egemenlikli sistem olarak Kürt kadını üzerindeki yoğun baskı sistemi vardır. Bu devletler anadil eğitimini yasaklayarak en başta Kürt kadınını bilinçsizliğe ve dıştalanmaya uğratmasına rağmen 2008 Mart'ında Kadın gününe bu düzeyde sahip çıkması bir kadın devrimi anlamına gelmektedir. Özel savaş rejiminin Kürt halkına karşı yürüttüğü topyekün savaşa ve iradesizleştirme baskı ve saldırılarına rağmen, Kürt kadınının 8 Mart Dünya emekçi kadınlar günü nedeniyle geliştirmiş olduğu ulusal renkleriyle kitlesel kutlama, Kürdistan'da Kadın özgürleşmesinin, iradeleşmesinin ve köklü bir kadın devriminin ulaştığı düzeyi ortaya koymaktadır. Bu aynı zamanda Kürdistan üzerinde inkar-imha siyasetini yürüten egemen güçlere verilen bir cevapta olmuştur. Önder Apo'nun geliştirmiş olduğu Kadın Kurtuluş ideolojisi ve felsefesi temelinde gelişen kadın devrimi, Kürt toplumunun özgürlük iddiasını ve Kürt halkının yenilmezliğini ve Kürt kadınının kazandığı devrimsel gelişmeden geri döndürülemeyeceğini de ortaya koymuştur. Bu Dünyadaki kadınlara özgürlüğün yolunu bir kez daha gösteren Kürt kadınının bu görkemli devrimsel gelişmesini selamlıyor, özgürlük mücadelelerini daha örgütlü ve iradeli bir biçimde yükseltmeye çağırıyoruz.' BEHDİNAN - ANF
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
0 Yorum:
Post a Comment