BILINMEYEN SORULAR: KURDISTAN IMKANSIZ MI? AMERIKA DOST YAHUT DUSMAN MI?

Fransız yazar ve uluslararası politika uzmanı Thierry Meyssan, Pentagon’un Türk ordusu ile birlikte PKK’ye karşı özel güçlerle ortak operasyon planladığını öne sürdü. CELİL DEMİRALP-ANF PARİS (09.08.2007)- Fransız yazar ve uluslararası politika uzmanı Thierry Meyssan, Pentagon’un Türk ordusu ile birlikte PKK’ye karşı özel güçlerle ortak operasyon planladığını öne sürdü. Meysan, operasyonun aynı zamanda, Türk askerlerini AKP karşısında güçlendirme ve petrolünün yağmalanmasını istemeyen Kürt liderleri saf dışı bırakmayı amaçladığını kaydetti. Thierry Meyssan, ‘’büyük darbe’’ için tüm koşulların oluştuğunu anlatırken, buna yol açan nedenleri baştan sona çarpıcı iddialarla ortaya koydu. 2003 yılında Barzani’nin kardeşinin de ABD’liler tarafından ihtar amaçlı öldürüldüğüne dikkat çeken Meysan, Kürtlerin de 50 yıllık geçmişlerin de hata üstüne hata yaptığını ve ‘’Bağımsız Kürdistan’ın gerçekleşemez’’ olduğunu savundu. Hudson Enstitüsü’nün yeni bir askeri operasyon öne sürdüğünü ve Washington Post’un da bu operasyonu boşa çıkarmaya çalıştığını belirten Fransız yazar, gazeteci ve Réseau Voltaire (Laiklik ve bireysel hakları savunan uluslararası bir dernek, www.voltairenet.org) Başkanı Thierry Meyssan, ABD’nin Türk ordusu ile birlikte özel güçlerle PKK’ye karşı operasyon planladığını belirtti. KÜRTLER PETROLÜN YAĞMALANMASI ÖNÜNDE ENGEL Bu durumu anlamak için bir dizi analiz yapan uluslararası politika uzmanı Meyssan, Anglo-Sakson koalisyonun petrol yasasının Irak Parlamentosu’na kabul ettiremediğini ve milletvekillerinin yasayı oylamadan tatile girdiğini kaydediyor. Oysa şimdiden 1 milyon insanın yaşamına mal olan Irak müdahalesi ve işgalinin temel amacının petrol olduğunu ifade eden Meyssan, yasanın BP, Shell, ExxonMobil, Chevron gibi çokuluslu kartel ile petrol anlaşmalarının yolunu açacağına işaret ediyor. Yasanın ayrıca gelecek yıllarda petrol rezervlerinin komple boşaltılmasına onay vereceğini bildiren Meyssan, Anglo-Saxonların bu konuda karşılaştıkları temel etkenin Kürtler olduğunun altını çiziyor. Kürtlerin Kerkük üzerindeki haklarını talep ettiklerini ifade eden Meyssan, diğer bir ifadeyle Kerkük’ün Kürdistan’a bağlanmasını ve böylece Irak petrol rezervlerinin yüzde 40’ını almayı düşündüklerini öne sürüyor. Kürtlerin bununla gelecekteki devletlerini finanse etmeyi amaçladıkları belirtilirken, Koalisyon güçleri açısından ise bunun sözkonusu bile olmayacağını dile getiriyor. GÜNEYLİ KÜRT LİDELER DE SAFDIŞI BIRAKILACAK Sınırın diğer yakasındaki Türkiye’de Kemalistler ve Müslüman-demokratların çatıştığını yazan Meyssan, seçimler öncesi yaşanan cumhurbaşkanlığı tartışmalarına dikkat çekiyor. Ancak bu tartışmanın, ‘’uygarlık çatışması’’ yanlısı Ankara ile kişisel bağları olan Washington’dakilerin ilgisini çektiğini belirten Meyssan, bu çevrelerin Türkiye’yi Hamas ile ilişkilenmesine, Irak işgaline hava sahasını açmayı reddetmesine rağmen ortak operasyona sürüklediğini kaydediyor. Meyssan, operasyon yanlıları için Washington ile Ankara arasındaki ittifakın esas olduğunu belirterek, ‘’eğer bu ilişkiler açılırsa, Washington sadece Karadeniz’i Akdeniz’e bağlayan boğazları değil, aynı zamanda Ortadoğu’da hakim bir parçayı ve sonuç olarak Hazar Denizi’nin petrol işlemesindeki temel boru hattının denetimini kaybeder. Oysa farklı kamuoyu araştırmaları, Irak kırımı konusunda Türkler arasında anti amerikancı bir duygu geliştiğini gösteriyor, ama özellikle ABD’nin PKK’nin Kürt ayrılıkçılarına pasif desteğinden dolayı’’ diyor. Meyssan’a göre ortak operasyonda buradan çıkıyor. Meyssan, ‘’Irak Kürdistan’ında PKK üslerine karşı Türkiye ve ABD ortak askeri bir operasyonu Türk toplumunun beklentilerine cevap olmaya, Türk Genelkurmay’ını memnun etmeye, Türk Müslüman-demokratlarını NATO’nun yanına yerleştirme ve geçiş sırasında, aşağı yukarı gizlilik içinde petrol üzerine Irak yasasına karşı çıkan Iraklı Kürt yöneticileri safdışı bırakmaya hizmet edecek’’ değerlendirmesinde bulunuyor. BRYZA AB ÜYELİĞİNİ GECİKTİRDİ Bush yönetiminin operasyon montajının Ağustos 2006’ya dayandığını belirten Meyssan, Pentagon’un gelecek operasyonları koordine etmek için Joseph Ralston’u atadığını ifade ediyor. Meysan, başlangıçta anti-PKK eyleminin özellikle Türk ordusuna 3 milyar dolar değerinde 30 F-16 satışı ve gelecekte F-35 ISF için 10 milyar dolar talebi görüşmek ile özetlendiğini kaydederek, Ralston’un da yapılan kontratlardan Lockheed-Martin şirketi yöneticisi olarak gelir elde ettiğine işaret ediyor. Kasım 2006’d ise ABD’nin özel bir delegasyonunun PKK’ye karşı Avrupa başkentlerini de dolaştığını hatırlatan Mayssen, heyetin ROJ TV’nin kapatılması için Danimarkalılarla da görüştüğünün altını çiziyor. Aynı zamanda ABD’nin Ulusal Güvenlik Konseyi için Asya’da boru hattı inşasını gözeten adamı Matthew Bryza’nın Türkiye’nin AB’ye üyelik müzakerelerine el attığına dikkat çeken Meyssan, ‘’söz konusu olan Brüksel’in elini güçlendirmek değil, tersine Türkleri yatıştırmak ve görüşmelerin uzun bir sürece yayılmasını sağlamaktı’’ diye ifade ediyor. Matthew Bryza’nın daha sonra Kemalist generalleri hoşnut etmek için ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın danışmanı niteliğinde Kongre’ye müdahale ederek, Ermeni Soykırımı yasasını geçmesini bloke etmeye çalıştığını yazan Meyssan, bunda sonra da PKK’nin ateşkesini reddeden Genelkurmay’a destek vermek için bazı açıklamalarda bulunduğunu hatırlatıyor. HUDSON ENSTİTÜSÜ VE WASHİNGTON POST Eş zamanlı olarak Türkiye uzmanı Zeyno Baran’ın Hudson Enstitüsü’nde Türk Genelkurmay Başkan yardımcısı General Ergin Saygun’u kabul ettiğini dile getiren Meyssan, daha sonra Newsweek gazetesinde yayınladığı haberi hatırlatıyor. Ankara büyük tepki gösterirken Büyükelçi Matthew Bryza’nın bu kez üst üste yalanlamada bulunduğunu yazan Meyssan, ‘’Yalanlamalar Ankara’yı inandırdı ama Zeyno Baran’ın Büyükelçi Matthew Bryza’nın metresi olduğunu bilmeyenler için Washington’da oyalayıcı olarak görüldü’’ diyor. 22 Temmuz’da yağılan Türkiye’deki seçim sonuçlarını da aktaran Meyssan, Zeyno Baran’ın 24 Temmuz’da Hudson Enstitüsü’nde çalışma grubunu yeniden topladığı ve 26 Temmuz’da Büyükelçi Matthew Bryza’nın ‘’çok Siyonist’’ olan Washington Institute for Near East Policy (WINEP)’te konuşma yaptığına dikkat çekiyor. Burada bir konsensüs oluştuğunu söyleyen yazar ve gazeteci Meyssan, konsensüsü şöyle aktarıyor: ‘’ABD’nin askerlerin Müslüman-demokratlar karşısındaki pozisyonunu güçlendirmesi gerekiyor. Bunun için, PKK’ye karşı kesin siyasi bir çözüme değil, askeri bir zaferle sonuçlanacak bir operasyon organize etmeleri gerekiyor.’’ Özel güçlerle ortak bir müdahale projesinin Pentagon tarafından bu dönemde hazırlandığını ve Kongre’nin silahlı güçler komisyonu temel üyelerini baskına kapalı olarak tanıtıldığını aktaran Meyssan, ‘’ancak yeni bir maceraya karşı olan parlamenterler Washington Post’ta Robert Novak’ın bir haberi biçiminde planı sızdırdı’’ diye azdı. Soğuk Savaş boyunca da ABD’nin Türkiye’deki siyasi yaşam üzerindeki geniş denetimini sürdürdüğünü ifade eden Meyssan, bunun için askerleri ve MHP’lileri desteklediği, Gladyo’nun yerel bir kolunu oluştuğunun altını çizdi. Bunların çıkarlarını korumak için ise 1960, 1971 ve 1980 yılında üç devlet darbesi organize ettiğini kaydeden Meyssan, 1997’de de Necmettin Erbakan’ın düşmesini sağladığını kaydetti. Bunu ise Erbakan Müslüman olduğu için değil, anti-emperyalist ve anti-siyonist bir pozisyonda olduğu için yaptığı ifade edildi. İSRAİL ARACILIĞI İLE PLAN İLETİLDİ Türkiye’de daha sonra yaşanan bir dizi gelişmeyi daha anlatan gazeteci yazar, ‘’Kürt ayrılıkçılığını’’ bastırmak için Türkiye’nin PKK’yi bastırması ve Kürtlere vatandaşlık garantileri sunması gerektiğini dile getiriyor. Irak’a yönelik bir müdahalenin kamuoyu tarafından benimseneceğini ancak bu Iraklı Kürtlere yönelik bu operasyonu taşmasının Türkiye’yi anti-Kürt bir devlet haline getireceği ve ‘’ayrılıkçılık sorununu’’ sivil savaşa dönüştüreceğinin altını çiziyor. Ankara’nın ABD’nin ortak operasyon planını reddedemeyeceğine işaret eden Meyssan, Pentagon’un kendisini daha iyi ifade etmesi için ortak operasyon önerisinin İsrail Dışişleri Bakanlığı’ndan bir telgraf ile ilettiğini öne sürüyor. Buna göre Amerika, Federal Kürdistan Bölgesi petrolünü Türkiye’den geçirmeden Kerkük-Musul-Hayfa boru hattını düzene koymayı öneriyor. Bunun hayata geçmesi halinde ise Türk petrol boru hatlarının bir araya toplanacağı kaydediliyor. KÜRTLER 50 YILDIR HATA YAPIYOR Meyssan, Kürtlerin de son 50 yıllık geçmişlerinde siyasi olarak hata üstüne hata yaptığını söyleyerek, ‘’Uzun süre bağımsız bir Kürt devleti serabını okşadılar. Oysa bu, eğer kurulması gerekseydi, bölgenin en geniş petrol yataklarını içinde barındıran Irak, Türk, Suriye ve İran topraklarını bir araya getirecekti. Bu durumda Kürtler hiçbir komşusu ne de hiçbir büyük gücün kabul edemeyeceği ölçüsüz bir gücü elde edecekti. O zamandan beri gerçekleşmeyecek hayalleri ayağa kaldırmak sorumsuzcadır’’ belirlemesinde bulunuyor. Kürdistan parçalanması, PDK, YNK, PKK mücadeleleri ve Doğu Kürdistan’daki özgürlük mücadeleleri ile Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın esaret altına alınmasını tarihsel olarak anlatan Meyssan, Irak’ın işgali ile birlikte Barzani’nin hızlı bir şekilde bağımsızlık kartını oynadığı, Celal Talabani’nin ise federalizmi tercih ettiğine dikkat çekiyor. BARZANİ’NİN KARDEŞİNİN ŞÜPHELİ ÖLÜMÜ Mesut Barzani’nin kardeşi Vecih Barzani’nin ABD’yi hiçbir zaman sözünü tutmadığını kendi partisine hatırlattığı dönemde, 6 Nisan 2003’te öldürülğüne işaret eden Meyssan, ABD özel güçlerinin eskortluk ettiği konvoyunun ‘’yanlışlıkla’’ bir ABD uçağı tarafından vurulduğu ve korumaları ile birlikte öldürüldüğüne dikkat çekiyor. Meyssan bu saldırıda eskortluk eden ABD’lilere ise bir şey olmadığını söylüyor. Washington’da Kürtler ve diğer bölge toplumların ne yapılacağı tartışılırken, Bush’un Temmuz ayı ortasında Beyaz Saray’daki bir basın toplantısı sırasında Irak’ı ‘’özgürleştirme’’ bilançosunu ortaya koyarak petrol yasasının halen geçmediğinden yakındığı ifade ediliyor. Anglo-Sakson basını ise buna paralel olarak ABD askerlerinin Iraklılar için öldüğü ve kendilerinin Iraklılar ihtiyaçları olduğu bir sırada onları parlamentoyu kapatarak tatile gittiğini yazmaya başladığını söylüyor. BÜYÜK DARBE İÇİN TÜM KOŞULLAR OLUŞTU ‘’Pentagon’un büyük bir darbe vurması için tüm koşullar oluştu’’ diyen Mayssen, ‘’Bazı demokrat parlamenterler buna karşı çıkıyor. Felaketten kaçınmak için Kürt hükümeti de 7 Ağustos 2007’de PKK’yi kendi topraklarında barındırmaya son vereceği yönünde Ankara nezdinde yazılı bir anlaşma aldı. Eş zamanlı olarak Iraklı Kürtler acil bir şekilde generallerin hoşuna gitmeyecek, emellerini koruyan petrole ilişkin bölgesel bir yasa oyladı.’’