BM'nin Kerkük raporuna Güney Kürdistan Parlamentosundan ret

BM Irak Temsilcisi Stafan De Mistura'nın bu ay içinde yapılması gereken Kerkük referandumunun önünün kesilmesini içeren ilk raporuna Güney Kürdistan Parlamentosu onay vermedi. 'Zulmü çekenler rahata kavuşturulmalı' diyen Kürt parlamenterler, Kerkük için 140. maddenin uygulanmasını istedi ve bunun anayasal bir hak olduğunu deklare etti. PÇDK ise, ekimde Kerkük'te yapılması beklenen yerel seçimlerde Kürt oylarının bölünmemesi için seçimlere katılmayacağını duyurdu.

'Anayasal hakkı çiğnemeyin' BM'nin Federal Irak Anayasası'nın 140 maddesi konusunda görevlendirdiği BM Irak Temsilcisi Stafan De Mistura'nın ilk raporunu sunmasından sonra olağanüstü toplanan Güney Kürdistan Bölge Parlamentosu, Kerkük konusunda 140. maddenin uygulanmasını isteyerek bunun anayasal bir hak olduğunu deklare etti.

Birleşmiş Milletler (BM) Irak Temsilcisi Stafan De Mistura'nın 140. madde konusunda hazırladığı 3 bölümden oluşan raporun ilk bölümünü görüşmek önceki gün üzere Adnan Müftü başkanlığında olağanüstü toplanan Kürt Parlamentosu'nda öneriler incelendi. Açılışta konuşan Parlamento Başkanı Adnan Müftü, 140. maddenin uygulanmasını isteyerek, bunun anayasal bir hak olduğunu kaydetti. Müftü, bu kararın özel bir parti veya kurum için değil, tüm bölgeyi kapsadığından uygulanması gerektiğini söyledi. Dış İlişkiler Bakanı Muhammed İhsan da raporun özetini aktardı. Raporun Kürtler aleyhine olduğunu belirten İhsan, 'Irak'ta bu sorunları çözecek güçlü bir siyasi irade yok. Bu konuda elimizdeki tüm belgeleri BM yetkililerine verdik. Sorunlu olan bölgelerle ilgili kendilerine 1 hafta içinde rapor verebiliriz. Elimizdeki belgeler 1957 yılı ile 1970 yıllarına kadar olan kısım hakkındadır' dedi. De Mistura ile birkaç konuda anlaştıklarını dile getiren İhsan, 'Eski Saddam kararları, 2005 genel seçimleri gibi konular üzerinde konuşmuştuk. Ancak kendisi bunları raporunda yer vermemiş. Sorunlu olan bölgeler için çözüm yok. 140. madde ile ilgili olarak yapılan işleri üç kısma ayıran De Mistura bunlar konusunda ise ayrı ayrı da rapor verecek. Şu ana kadar ancak birinci bölümün raporu belli oldu' dedi.

Yapılan zulüm... Parlamento şu açıklamada bulundu: 'De Mistura'nın raporunda işaret ettiği sözkonusu ilçeleri belirleme şeklinden kaygılıyız, özellikle önerileri dayandıran kaynaklar büyük kaygı verici. De Mistura'dan Irak hükümeti ile Kürdistan Bölge hükümetinden ve 140. Madde'yi Uygulama Yüksek Komisyonu ve ilgili her kesimden konuya ilişkin Kürdistan Bölge halkının kaygılarını anlamayı ve bölge halkının isteklerini ciddiye almasını istiyoruz. 140. maddeye herkesin tabi olmasını istiyoruz Çünkü anayasada olan bir madde. İsteğimiz, bölgenin coğrafi ve tarihi gerçeğinin bulunması, adaletin gelmesi ve yaşanan zulümlerin kalkması. Diktatör rejim, Kürt, Türkmenler ve bütün Kürdistan bölge halkı üzerinde çok zülüm yaptı, demografik yapıyı değiştirdi. O zulmü çekenler rahata kavuşturulmalı. Referandum zorla olmasın. Parlamento olarak, BM çalışmalarının diğer ikinci ve üçüncü aşamalarının tamamını bekleyeceğiz. Böylece son kararımızı vereceğiz' denildi.

İlk raporda Maxmur'a bağlı Keraç kasabasının Musul'a bağlanması, Akre'nin Dohuk kentine, Manedeli'nin ise Diyala'ya ve Hamdani kazasının da Musul'a bağlanması gibi öneriler bulunuyor. İkinci BM raporunda ise, Hanekin, Şingar, Tilkif, Tel Afer; Üçüncü BM raporunda ise özel olarak Kerkük ve etrafındaki bölgelerin yer alacağı kaydedildi. HEWLæR

'Rapor anayasayla uyuşmuyor' Kürt yönetiminin ihtilaf konusu bölgelerden sorumlu bakanı Muhammed İhsan, raporda Kürt bölgesinin sınırlarının adaletsiz bir şekilde belirlendiğini söyledi. İhsan, Maxmur kasabasının 14 kilometre güneyindeki Kereç'in Musul'a bağlanmasının büyük bir haksızlık olduğunu söyledi. Kürt Milletvekili Nuri El Talabani ise, raporun Kerkük konusunda, Irak Anayasası'nın Kerkük'ün statüsünü belirleyen 140. maddesiyle uyuşmadığını belirtti. Talabani ayrıca BM'den çözüm ummadıklarını belirtti.

PÇDK yerel seçime girmiyor Irak'ta ekim ayında Bağdat, Tikrik, Diyala, Musul ve Kerkük eyaletlerinde yapılması beklenen yerel seçimler öncesi ittifak arayışları da sürerken, Kürdistan Demokratik Çözüm Partisi (PÇDK) Kürt oylarının bölünmemesi için Kerkük'te seçimlere katılmayacaklarını açıkladı. ANF'ye bilgi veren PÇDK yetkisi Ekber Cihangir, 'Oyları parçalamamak için seçimlere girmeme kararı aldık' diye konuştu. 'Kerkük'ün Kürdistan'a bağlanmasını istiyoruz' diyen Cihangir, Kerkük'te Kürt halkı üzerinde çıkarlara dayalı farklı bir çözümü reddettiklerini dile getirdi. Kürdistan Bölge Başbakanı Neçirvan Barzani'nin herhangi bir seçim yapılmadan yeniden Başbakanlığa getirildiğini de ifade eden Cihangir, yeni hükümetin henüz kurulmadığına dikkat çekti. Cihangir, Irak Devlet Başkanı ve YNK Lideri Celal Talabani'nin, Neçirvan Barzani'ye yeni görevi verdiğini sözlerine ekledi.

0 Yorum: