Barzani: 'Kerkük Kürdistan'ın bir parçasıdır ve PKK terorist değildir'

barzani_ep1 ANKA- Kürt yönetimi lideri Mesut Barzani, "Kerkük Kürdistan'ın bir parçasıdır ve PKK terorist değildir dedi. İtalya'yı ziyaret eden Barzani, İtalyan İl Tempo gazetesiyle yaptığı söyleşide "PKK bahanesiyle Türkiye'nin Kuzey Irak'ı işgal etmesinden korkup korkmadıklarını" sorması üzerine, Barzani, "Biz hiç kimseden korkmuyoruz. Toprağımızı işgal etmek bütün bölgeye yayılacak bir artesatirkkrize yol açacak olan kumar oynamak gibi bir adımdır." dedi.

-"KÜRTLER SİLAHLI MÜCADELE YAPMAMALI"
Kürtlerin silahlı mücadele yapmamaları ve politik mücadeleyi seçmeleri gerektiğini kaydeden Barzani, "PKK terrorist bir örgüt değil, eğer PKK Türkiye'nin görüşme yapma taahüdünü yapar ve onu reddederse o zaman terrorist olarak adlandırılabilir. Kürdistan bölgesi, güvenlik konusunda önemli adımlar attı. Terörizm ve aşırılık, coğrafi sınır tanımadığı için birleşmeliyiz. Dolayısıyla işbirliği için uluslararası bir güç gerekli."PKK

 
-"KERKÜK KÜRDİSTAN'IN BİR PARÇASI"
Mesut Barzani, KYB'nin sitesince yansıtılan söyleşide Kerkük sorununa değinirken de "Kerkük kesinlikle Kürdistan'ın bir parçasıdır ancak Kerkük'ün kimliği ilk önce orada yaşayan uluslara saygı duyularak teşhis edilmelidir." şeklinde konuştu.
peyam azadi Irak'ın güvenliğini ve istikrarını tehlikeye atmak gibi bir niyetlerinin olmadığını belirten Barzani, Kerkük ile ilgili kararın referanduma dayanarak alınması gerektiğini kaydetti.
(ANKA)

DiKKAT “HOLiGAN” VAR!

turkiyede_futbol_maganda (F) SOKAKTA

Fuhuş ve Fiesta ile birlikte kitleleri uyutma aracı olarak kullanılan Futbol, Türkiye'de, kitlelerin milliyetçi duygularla motive edilerek, gerçek gündemlerden uzak tutulmasının aracı yapılıyor…

İktidar ve medya faşizmi körüklüyor

Türkiye Avrupa Kupası'nda yarı finale yükselirken, günler öncesinden başlatılan milliyetçi rüzgar her geçen gün daha da tırmandırılıyor.holigan futbol  'Çılgın Türkler', 'Türkolar' gibi nitelendirmelerle kitlelelerin motive edildiği maçlarda elde edilen galibiyetler, sokakları kana bürüyor. Türkiye'nin yarı finale yükselmesinin ardından 20'den fazla kişi yaralanırken, bir kişi faşist grup tarafından katledildi. Bundan sorumlu tutulan iktidar ve medya, yoksulluğu, temel sorunların çözümsüzlüğe terk edilmesini, turkiye holigan siyasi krizin derinleşmesini gözlerden uzak tutuyor. Basının ısrarla futbolu öne çıkarıp, skandal niteliğini taşıyan Genelkurmay'ın 'Eylem Planı'nı gizlemesi de buna örnek oluşturuyor.

Kürt yurttaşlar 'rahatsız edildi'

Ekonomik ve siyasi krizin had safhaya çıktığı Türkiye'de Başbakan Erdoğan, Hırvatistan-Türkiye maçını izlemeye gitti ve maç sonrasında galibiyet için 'Buna ihtiyacımız vardı' açıklamasını yaptı. Böylece,holigan turkey  faşizan-despotik iktidarların, kitleleri temel gündemlerden uzak tutmak ve demokratik bir sorgulama ortamını engellenmek amacıyla, Fuhuş ve Fiesta ile birlikte kullandığı Futbolun Türkiye'de nasıl ele alındığı bir kez daha ortaya çıktı. Milliyetçi-ırkçı duyguların futbolla motive edildiği Türkiye'de, galibiyet sonrası,maganda turk özellikle metropollerde birçok Kürt mahallesinde atılan 'Kıskananlar çatlasın', 'Kahrolsun PKK' gibi sloganlarla Kürt yurttaşlar hedef alınıyor.

HABER: Gundemonline

ILGILI HABER… Euro 2008: Türkler Hırvatlara ve Kürtlere saldırdı

Kerkük referandumu ve yerel seçimler konusunda anlaşma sağlanamıyor

pirsimaddey140 Rizgarî Online/Ajansların kaydettiğine göre Federal Irak'ta ve özgür Kürdistan bölgesinde yapılması planlanan 1 Ekim yerel seçimlerinin, Arap, Türkmen ve Kürd milletvekilleri arasındaki başta Kerkük sorunu olmak üzere, ortaya çıkan çeşitli görüş ayrılıklarından ötürü ertelenmesi ihtimali belirdi. Bazı Parlamento üyelerinin yaptıkları açıklamaya göre, yerel seçim kanunu tasarısıyla ilgili görüşmelerde, Kerkük'te seçimin nasıl yapılacağı konusunda uzlaşmaya varılamıyor. ABD yönetiminin ise, ulusal uzlaşmanın sağlanması yolunda önemli bir aşama olacağını ümit ettiği yerel seçimlerin 1 Ekim'de yapılmasının planlanmasına karşın, bunun gerçekleşmesinin zor olduğuna dikkat çekildi.kerkuk_kurt

Parlamentodaki Şii İttifakı blokunun lideri Celal el Din el Sagher, Reuters'a yaptığı açıklamada, ''Yerel seçim kanunu üzerinde mutabakata varmamızı engelleyen çeşitli sorunlar var. En önemli sorunlardan biri de Kerkük. Bu nedenle seçimlerin zamanında yapılması çok zor'' dedi.

Parlamentodaki Arap ve Türkmen gruplar, Kerkük için ayrı bir seçim kanunu hazırlanmasını istediler ancak bu teklif Kürd milletvekilleri tarafından reddedildi. Arap ve Türkmenler, bu öneriyi, özellikle 2003 yılından sonra kentin demografik yapısının Kürdler lehine değiştirildiğini iddia ederek, bundan ötürü böyle bir teklifte bulunduklarını ileri sürdüler.Kurdistan_Kerkuk_342

Bazı Arap ve Türkmen milletvekillerinin gündeme getirdikleri bir başka öneride ise kent yönetiminin Arap, Türkmen ve Kürdler arasında paylaşımı teklif edildi, bu da Kürd milletvekillerince reddedildi. Kürd milletvekillerinden Mehsin el Sadun, ''Kerkük için ayrı bir seçim kanununa bütünüyle karşıyız'' dedi ve tüm Irak'ta aynı gün seçim yapılması gerektiğini belirtti. Sadun, ''önce seçim yapılmalı. Kentin kontrolünün bölüşümü konusunda, seçimin hemen ardından bir siyasi oydaşma sağlanmasına hazır olacağız'' dedi. Parlamentodaki Sünni Arap liderlerden Usama el Nucaifi ise ''Kürdlerin istekleri, çözüme ulaşılmasını geciktirebilir. Bu sorunun yakın bir süre içerisinde çözümlenebileceğini sanmıyorum'' dedi. RO/Ömer Kaçar

Başkan Barzani: Şimdi, özerkliği kuvvetlendirmek için çalışıyoruz.

barzani2 Sabah-Yasemin Taşkın- Sınır ötesi operasyon, PKK sorunu, Kerkük referandumu gündemdeki ağırlığını her zamanki gibi koruyor. Biz de Kuzey Irak'taki bölgesel Kürt yönetiminin başkanı Mesud Barzani'nin İtalya ziyaretini fırsat bilip son dönem yaşanan gelişmeleri kendisiyle konuştuk...

* Kerkük, Irak'ın "özgürleştirilmesinin" ana temalarından biriydi. Niyet Kerkük'ü Kürt bölgesine bağlamaktı. Savaş sonrası şehrin durumunu yasal yoldan çözmeye karar verdik. Kerkük referandumunun Aralık 2007'de yapılmış olması gerekiyordu. Biz 2005'te BM ile bir anlaşmaya varmıştık. Kerkük'ün Kürt bölgesi ile entegrasyonunu önermiştik. Bizim için Kerkük Irak'ın problemidir.

"BAĞIMSIZLIK HAKTIR"
* Temel bir konuyu çok açık bir biçimde söylemek gerekiyor. Bağımsızlık tüm insanlar için evrensel bir hak olmalı. Kuzey Irak'la ilgili olarak nasıl ve ne zaman gerçekleşeceği görülecektir. Bağımsızlık uzun dönem projesidir. Bağımsızlıkla ilgili şimdiden bir ajanda vermem mümkün değil. Şimdi, özerkliği kuvvetlendirmek için çalışıyoruz.

"SINIR ÖTESİNİ KINIYORUZ"
* İyi ekonomik ilişkileri olan iki ülke arasındaki sınırdan girmek için bahane buluyorlarsa, biz bunu kınıyoruz. PKK her zaman için topraklarımızı bombalamak ve vurmak için bir bahane olamaz. Askeri çözüm bizim tercih ettiğimiz bir çözüm değil. Biz Türkiye ile iyi ilişkiler içinde olmak istiyoruz ve bu ilişkiler de mevcut...

‘ABD POLİTİKASI DEĞİŞMEZ'
* Irak'ta seçimden sonra ABD politikalarının değişeceğini sanmıyorum. ABD önemli bir güç, bölgede stratejik projeleri var, bunları koruyacaktır. ABD politikasında değişiklik olacağını sanmıyorum.

* ABD, Irak'ta bir sorumluluğun altına girdi, bir çıkış yolu bulmak onlar için ahlaki mecburiyettir. Eğer çözüm bulmadan geri çekilirlerse, tamamen teröristlere bırakılmış bir alanda iç savaşın başlamasına yol açabilir. Bunun olumsuz sonuçları sadece bölgede değil başka yerlerde de ortaya çıkar.

Çarşamba günü biz size korna çalacağız!

bild Rizgarî Online/Bilincinde işgalci Osmanlının fetihçi geleneği yer eden, hegemonik güç olmayı ve ırkçılığını futbola da taşıyan, bu anlamda da Türk milliyetçiliğini kampanya şeklinde kaşıyan Türk basınının “Avrupa kupasını alıp Viyana`yı fethedeceğiz” yorumlarına karşın, Türk milli takımının Avrupa Futbol Şampiyonası yarıtuerkische-fussballfans- finalinde karşılaşacağı Almanya'nın basını, maç öncesinde oldukça geniş haber ve yorumlara yer verirken, ne Türkleri ezmekten ne de Alman takımının bir yerleri fethedeceğinden söz etti.  Sadece "Bild am Sonntag" gazetesi, Almanya`daki binlerce Türkün caddelerde kafileler halinde ve yoğun şekilde klakson çaldığını hatırlatarak, "Özür dileriz çarşamba günü biz size yolda klakson çalacağız " başlığını kullandı. Alman basını Almanya’nın Türkiye'yi yeneceği görüşünde birleşti. "Bild am Sonntag" gazetesinde, Türk Milli Takımı Teknik Direktörü Fatih Terim'in, "Panzerler de ezilebilir, şimdi sıra Almanya'da, kork bizden Almanya" şeklinde konuştuğu da belirtildi.milli-takim (2)

Avrupa Parlamentosu üyesi Vural Öger de Almanya'nın 89'uncu dakikaya kadar 2-0 önde gideceği tahmininde bulunarak, Alman Milli Takımı Teknik Direktörü Joachim Löw'e defansını son dakikalarda bile sıkı tutmasını önerdi. Öger, aksi takdirde karşılaşmada uzatmaya gidilebileceğini söyledi. Berliner Kurier gazetesi, birinci sayfada "Jogi hilali söndür" başlığıyla verdiği haberde, Türkiye'nin her defasında "Avrupa Şampiyonası ölümünden" kurtulduğu, ancak çarşamba günü Türkiye'nin de sonunun geleceği şeklinde yoruma yer verdi.holigans Berlin'de yayınlanan "B.Z" gazetesi de Almanya-Türkiye arasında  oynanacak yarı final karşılaşması için başkent Berlin'deki tarihi "Bradenburger Tor"un (Brandenburg kapısı) önündeki ana caddede taraftarların maçı izleyebilmesi için dev ekran konulacağını hatırlattı.

RO/Kaya Vural

Bornova da bir ayda 2. işkence : Mardinli Kürt'tür Vurun ulan vurun!

nebi_demir_iskencegordu

Vurun Mardinlidir, Kürttür! 17 Haziran'da araması olduğu gerekçesiyle gözaltına alınan Nebi Demir adlı TOKİ işçisi, götürüldüğü Bornova Polis Karakolu nezarethanesinde 3 polisin, 'Mardinli, Kürt değil misin. İşimiz gücümüz yok, seninle mi uğraşacağız?' diyerek kendisini darp ettiğini iddia etti. Demir, sigara istediği polislerin işkencesine maruz kaldığını öne sürerek, İHD İzmir Şubesi'ne başvurdu.

Bornova Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polis ekipleri tarafından çıplak bir şekilde dövüldüğü ve işkence edildiği iddia edilen doktor Deniz Yazıcı olayının üzerinden tam 1 ay geçtikten sonra bu kez de TOKİ işçisi Nebi Demir, Bornova Polis Karakolu'nda işkenceye uğradı. Demir, 17 Haziran'da saat 17.00 sıralarında Bornova Metro yakınlarında kimlik kontrolünün ardından hakkında savcılığa yapılan bir şikayet nedeniyle ifadesinin alınması gerektiği gerekçesiyle gözaltına alındı. Gözaltına alındıktan sonra Bornova Polis Karakolu'na götürülen Demir, buradan da kimliğinin sahte olabileceği ihtimali üzerine Bozyaka Terörle Mücadele Şubesi'ne götürüldü. Kimlik tespitinin yapılmasının ardından sabaha karşı 03.00 sıralarında tekrar Bornova Polis Karakolu'na getirildi.

Deniz Yazıcı iskence

Bornova Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polis ekipleri tarafından çıplak bir şekilde dövüldüğü ve işkence edildiği iddia edilen doktor Deniz Yazıcı

Bornova Polis Karakolu'nda sabaha kadar bekletilen ve ardından Cumhuriyet Savcılığı'na sevk edilen Demir, Bornova Polis Karakolu'nda işkenceye maruz kaldı. Demir yaşadıklarını şöyle anlattı: 'Sabah saatlerinde polislerden sigara istedim. Nöbetçi polis memuru bana 'sigara yasak' dedi. Bunun üzerine ben de yasaksa gece neden sigara verdiniz dedim. Polis memuru bu sözlerim üzerine nezarethane kapısını açtı ve ellerimi arkadan kelepçeledi. Sonra iki polis daha içeri girdi ve boğazımdan tutarak beni yere yatırdı. Yere yatırdıktan sonra da tekme tokat dövmeye başladılar. Yüzüme, sırtıma ve bacak aralarıma tekmeler attılar. Bu sırada uzun boylu şişman polis, 'Mardinli, Kürt değil misin. İşimiz gücümüz yok seninle mi uğraşacağız' diye bağırıyordu. Bir polis de içeriden, 'Mardinlidir, Kürttür, vurun' diyordu. Dayak olayının ardından savcılığa çıkarılana kadar ellerim arkadan kelepçeli bir şekilde kaldı.' Çıkarıldığı mahkemece serbest bırakılan Demir, 19 Haziran'da İHD'de İzmir Şubesi'ne de başvurarak, hukuki yardım talebinde bulundu. Bunun üzerine İHD de İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na Bornova Polis Karakolu'nda sözkonusu olayın gerçekleştiği tarihte görevli bulunan polisler hakkında dava açılması talebiyle suç duyurusunda bulundu. İZMİR - DİHA Mustafa Aydın/Gundemonline.net

Euro 2008: Türkler Hırvatlara ve Kürtlere saldırdı

turkler hirvatlat VİYANA - Avusturya’nın Viyana kentinde Türkiye ile Hırvatistan arasında oynanan maçtan sonra Türklerin Hırvatlara saldırması sonucu çok sayıda kişi yaralandı, 11 kişi gözaltına alındı. Fransa'da da Kürtlere yönelik saldırılar düzenlendi. Türk milli takımının yarı finale çıktığı maç ardından taşkınlık yaratan Türkler, dün gece Hırvatlara saldırıda bulundu. Polis Hırvatları güvenli alanlara alırken, yaralananları da sağlık ekipleri tedavi etti. İlk olaylar dev ekranda maçın izlendiği Büyükşehir Belediyesi yakınlarında çıktı. Biraz daha ötedeki temel tiyatro salonu Burgtheater önünde bu kez kavga çıktı. Polis olayların Türklerin Hırvatlara saldırısı üzerine yaşandığını açıkladı. Türklerin yoğun olarak yaşadığı Ottakring semtinde de polis yüzlerce taraftar arasındaki kavgayı ayırmak için müdahale etti. Bunun üzerine Türkler bu kez polise şişe fırlattı. Çıkan olaylar sırasında polisin 11 kişiyi gözaltına aldığı belirtildi.erdogan tirk

KÜRT DERNEĞİNE SALDIRI Türkler Fransa'nın başkenti Paris yakınlarında bulunan Creil’deki Maison Franco-Kurde Derneği'ne de Hırvatistan Türkiye maçının ardından saldırıda bulundu. Gece saat 01 :30 civarında MHP’li Türkler derneğin camlarını kırdı.

5833912 BELÇİKA'DA BİR KÜRT YARALANDI Belçika'nın Luxemburg bölgesindeki 144 bin nüfuslu Bastenaken kentinde, Pazar günü Türkiye ile Çek Cumhuriyeti arasında oynanan maç ardından kendinden geçen bir grup faşist Kürtlere ait kahve ve dükkanlara saldırı düzenlemişti. Snack barına Kürt bayrağını asan bir Kürde yapılan saldırı üzerinden 24 saat geçmeden pazartesi akşamı yeniden kavga yaşandı. Saldırgan grubun ile bir Kürtler arasında çıkan kavga sırasında silahlı bir kişinin saldırısı sonucu Kürt kökenli bir kişi kolundan yaralandı. .. ANF NEWS AGENCY

Tutukluya işkence yaptılar

iskence Bitlis E Tipi Cezaevi'nde tutulan Ömer Çelik adlı tutuklunun gardiyanlar tarafından işkence ve hakarete maruz kaldığı bildirildi. Diyarbakır Dicle Üniversitesi'nde okurken 'PKK yöneticisi' olduğu iddiasıyla 36 yıl hapis cezasına çaptırılan ve 5 ay önce Diyarbakır Cezaevi'nden Bitlis E Tipi Cezaevi'ne sevk edilen Ömer Çelik adlı tutuklunun gardiyanların işkencesine ve hakaretlerine maruz kaldığını belirtildi. Çelik'in annesi Azime Çelik, 'Oğlum ve beş arkadaşı Diyarbakır'dan Bitlis'e götürdükleri ilk günden beri işkence ve hakarete maruz kalıyor. Bitlis'e gitmesiyle birlikte cezaevi görevlileriyle sorun yaşayan oğluma ilk aydan 6 ay görüş cezası verdiler' dedi. Oğlunun en son 12 Haziran'da bir grup gardiyanın saldırısına uğradığını söyleyen Çelik, oğlunun çok kötü bir şekilde dayak yediğini ve hastaneden rapor aldığını belirtti. Bitlis Cezaevi'nde siyasi tutukluların az olduğuna dikkat çeken anne Çelik, 'Devletin bunu bilerek yapıyor. Çocuklarımızın gözünü korkutmaya çalışıyorlar' dedi. BİTLİS

Dersim de yanıyor

dersim_orman_yangini

Bölge'de süren operasyonlar kapsamında doğa tahrip ediliyor. Cudi ve Gabar bölgesinde ormanların operasyon gerekçesiyle ateşe verilmesinin ardından Dersim merkeze bağlı Kocakoç köyü mevkinde önceki gün ormanlar ateşe verildi. Yangını söndürmek için herhangi bir şey yapılmazken, köylüler de asker korkusu nedeniyle yangına müdahale edemiyor.
Bombalanan bölgede orman yangını çıktı
157 hektarlık Munzur 2004 Bölge'de bir yandan operasyonlar sürerken, diğer yandan da orman yangınları yayılıyor. Orman yangınlarıyla sık sık gündeme gelen Gabar ve Cudi dağlarından sonra önceki akşam da Dersim'e 20 kilometre uzaklıkta bulunan Kocakoç köyüne bağlı Korekan ile Ambar mezraları arasında yer alan ormanlık alanda yangın çıktı. Yangının askerler tarafından yapılan yoğun bombardıman üzerine çıktığı belirtildi. Batıda çıkan orman yangınlarında 'kıyamet' koparanların, sözkonusu Bölge illeri olunca sessizliği tercih etmesi dikkat çekiyor. Tıpkı Bölge'nin diğer ormanlık alanlarında çıkan yangınlar gibi Dersim'deki yangına da kimse müdahale etmedi. Orman yangınlarına neden olan operasyonlar ise Bölge'de genişleyerek sürüyor. Bingöl'ün Yedisu ilçesine bağlı Bandoz ve Gazyan bölgelerinde başlatılan operasyonlarda, kobraların bölgeyi bombaladığı bildirildi. Öte yandan Gümüşhane Vali Vekili Mehmet Demiral'ın yaptığı açıklamaya göre, Şiran ilçesinin Yeşilbük beldesi Aksaray köyü mevkinde HPG'liler ile askerler arasında çıkan çatışmada 3 asker yaralandı. Van'ın Çatak ilçesinde de önceki gün çıkan çatışmada yaşamını yitirdiği iddia edilen 2 HPG'linin cenazesinin Van Devlet Hastanesi morguna getirildiği öğrenildi. HABER MERKEZİ

Büyükanıt’ın “sürprizi” :HPG Komutanı Bahoz Erdal’a suikast planı!

bahoz[1] ANF AMED (22.06.2008) - Türk ve İran istihbaratı ile Güney Kürdistanlı güvenlik yetkilileri arasında yapılan gizli görüşmelerde HPG Anakarargah Komutanı Bahoz Erdal’a karşı bir suikast planının tartışıldığı iddia edildi. Suikast düzenleyecek kişiye ise 750 bin dolar verileceği belirtildi.

Günlük yayın yapan Kürtçe gazete Azadiya Welat, Türk ordusunun Zap’taki yenilgisinin ardından bu yenilgisini gizlemek için yeni arayışlara yöneldiğini yazdı. Türkiye, İran ve Güney Kürdistanlı yetkililer arasında yaşanan görüşme trafiğine dikkat çeken gazete, HPG komutanı Bahoz Erdal’a yönelik suikast planları olduğunu ortaya çıkardı.

Azadiya Welat bu iddiasını Türk yetkililerin Hewler ve Bağdat’taki görüşmelere yakın bir kaynağa dayandırdı. Buna göre MİT’ten bir heyet AKP hükümetinin izni ile Güney Kürdistan’a geçti. Aynı dönemlerde İran istihbaratı İtlaat’tan da bir heyet bölgeye geçti. Toplantının Yaşar Büyükanıt’ın “sürprizimiz var” açıklamasından bir hafta kadar önce yapıldığı belirtiliyor. Güney Kürdistan’da üst düzey bir yetkilinin de düzenlenen toplantıda yer aldığını söyleyen gazete bu yetkilinin adını vermedi ancak isminin kendilerinde saklı olduğu bilgisini verdi.buyukanit_akademi

SUİKAST ÖNERİSİ GÜNEYLİ BİR YETKİLİDEN Gazeteye göre, toplantıda PKK’nin Zap direnişiyle yaşadığı psikolojik üstünlük geniş bir şekilde değerlendirildi. İran ve Türkiye heyetleri Güney Kürdistan hükümetinden PKK’nin Zap’tan sonra Güney halkı üzerinde yarattığı psikolojik etkinin ortadan kaldırılması için her şeyi yapmalarını istedi.

Aynı toplantıda Türkiye resmi olarak Kürt yetkililerden PKK’ye karşı askeri bir operasyonda tam destek vermeleri talebinde bulundu. Kürt yetkililerden PKK’ye karşı silahlı çatışmalara girmeleri istenirken, Kürt tarafının “halkın bize olan güveni yok olur” diyerek bu talebi reddettiği ifade edildi.

Toplantıda yer alan ve her iki ülkenin istihbarat güçleri ile doğrudan ilişkileri olduğu belirtilen Güneyli yetkilinin HPG Komutanı Dr. Bahoz Erdal’a yönelik suikast önerisinde bulunduğu iddia edildi. Gazeteye göre Kürt yetkili şöyle dedi: “Ancak böyle hem elde edilen zaferi ortadan kaldırabiliriz, hem de örgüte ağır bir darbe vurabiliriz.” TSK_Kandil_i_bombaladi__Bir_okul_ve_hastane_yerlebir_20071216_160340

750 BİN DOLAR SUİKAST İÇİN Toplantıya katılan taraflar bu öneriyi görüştükten sonra suikasti düzenleyecek kişiye 750 bin dolar vermeye hazır olduklarını bildirdiler. Uzun tartışmalardan sonra planın deşifre olmaması için Doğu Kürdistan’dan bazı genç ve ajanların PJAK içerisine gönderilmesi konusunda ortak fikir beyan edildi. Zira Türkiye’nin gönderdiği çok sayıda ajan PKK’liler tarafından ortaya çıkarılmıştı.

Bu toplantında bir hafta sonra Türk Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt, “kısa bir süre içinde PKK’ye ilişkin bir sürprizleri” olduğunu açıkladı. Ancak plan tutmayınca Büyükanıt tekrar bir açıklama yaparak, KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan, KCK Yürütme Konseyi üyesi Cemil Bayık ve HPG Komutanı Bahoz Erdal hakkına gerçek dışı iddialarda bulundu.

  • SORULAR
  • Azadiya Welat gazetesi, haberin sonunda şu soruları sordu:
  • “-MİT-İtlaat ve Kürt yetkili arasında gerçekleşen bu görüşme Kürdistan Bölge Hükümeti ile Bölge Başkanı’nın bilgisi dahilinde mi yoksa gizli bir şekilde mi oldu?
  • -Geçtiğimiz günlerde MİT’e karşı Duhox-Zaxo-Diyana üçgeninde yapılan operasyonda bu görüşmenin rolü var mı? Bölge hükümetinden yetkililerin de isimleri geçiyor mu bu operasyonda?
  • -PKK ve PJAK bu son dönemlerde suikast amaçlı herhangi bir grup veya kişi deşifre etti mi?”