PNA-Kürdistan Bölgesi sınırları içine düşen köylerin bir kaç gündür Türk savaş uçaklarının hedefi haline gelmesi ve bu köylerin bu savaş uçakları tarafıdan bombardıman edilmesi, Kürdistan Bölge Başkanlığı tarafıdan kınandı. Kürdistan Bölge Başkanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamda, ‘’Bir kaç günlük bir süredir, Türk ordusu Dohuk ve Hewler sınırları içinde bulunan bölgeleri bombardıman ediyor. Bu bombardımanlar, bölge halkının rahatını bozmaya ve bölgede karışıklığa neden oluyor. Bu, aynı zamanda, ziraat ve hayvancılık alanlarında büyük maddi hasarlara neden oluyor. Şüphesiz, Türk ordusunun bu eylemleri, ülke ulusunun egemenliği ve Irak topraklarına yönelik büyük bir ihlal olarak sayılıyor. Bu bombardımanlar, bütün tarafların çıkarına karşıdır ve bölgede sorunların çözümü ve barış sürecinin inşasına hizmet etmez. Tersine durumu, daha karışık hale getirir ve beraberinde istikrarsızlık getirir. Bundan dolayı, her iki tarafına dostlarına, Türkiye’nin bu eylemlerini durdurması için bu ülkenin yetkililerine baskı yapmaları çağrısında bulunuyoruz. Aynı zamanda, bu ihlaller karşısndaki hoşnutsuzluğumuzu ifade ediyor ve bu ihlalleri kınıyoruz. En kısa zamanda bu ihlalleri sona erdirmesi çağrısında bulunuyoruz.

Ölümden önceki son sözler!

SERDAR EROĞLU ANF-AMSTERDAM (27.04.2008) - Ölümün dehşeti insan zihnini en çok kurcalayan gerçeklerden biridir. Her insan kendi ölümünün nasıl olacağını merak eder. Hepimiz ölüm anında ne hissedeceğimizi, neleri anımsayacağımızı mutlaka düşünmüşüzdür. Biz öldükten sonra ne olacaktır, neler söylenecektir ve hatta ölümden hemen önce neler söyleyeceğizdir? Sosyalizmin kurucusu Karl Marks, 14 Mart 1883 günü hayata gözlerini yummadan kısa bir süre önce kendisine son sözlerini soran hizmetçisine “İşine bak sen, çık odadan! Son sözler hayatları boyunca yeterince söz etmemiş aptallar içindir” demişti. Marks dolu dolu geçirdiği bir yaşamın ardından “artık söylemeye değer başka söz bulamadan” öldü. Marks’ın mezar taşına da tarihi değiştiren şu sözü yazıldı: “Dünyanın tüm işçileri birleşin!”. Marks’ın insanların ölüm döşeğindeki son sözleri konusundaki “son sözü” belki de biraz radikaldi. Zira tarih boyunca ölüm döşeğinde çok ilginç ya da anlamlı son sözler söyleyen birçok ünlü isim oldu. Örneğin “Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler” sözüyle ünlenen Fransa kraliçesi Marie Antoinette, Fransız devriminin ardından 16 Ekim 1789 sabahının erken saatlerinde infazından önce yanlışlıkla birazdan kafasını kesecek olan celladın ayağına bastı. Marie Antoniette, celladına dönerek “Pardon beyefendi, isteyerek olmadı” dedi. Bu sözler Antoniette’nin son sözleri oldu. İsrail’in antik çağlardaki Kralı Abimelech ise bir kuşatma sırasında bir kadının kafasına attığı el değirmeni taşıyla ağır yaralanmıştı. Abimelech’in son sözleri de o anda yanındaki savaşçılarından birine söylediği “Kılıcını çek ve beni öldür. Benim için onu bir kadın öldürdü demesinler”di. Papa VI Alexander ise 18 Ağustos 1503 tarihinde hasta yatağında yanındakilere “Bir dakika” diye mırıldandı. Tarihin en çok tartışılan papalarından biri olan VI Alexander, bu sözlerle ebedi uykusuna daldı. Peter Pan’ın yayıncısı James Mathew Berry de 19 Haziran 1937 günü son anlarında “Uyuyamıyorum” diyecekti. İngiliz siyasetinin en büyük ismi olarak kabul edilen Winston Churchill, dünyanın en etkili hatiplerinden biri olarak bilinir. Churchill’in özellikle İngiltere’nin savaşa girdiği ve kendisinin İngiliz halkına kan ve gözyaşıyla alınacak bir zafer vaat ettiği konuşması günümde de popülerliğini koruyan bir metindir. Hayatı büyük siyasi mücadelelere sahne olmuş ve iki dünya savaşı görmüş olan İngiliz liderin son sözleri ise “Bütün bunlardan sıkıldım” olmuştur. Hollandalı bir isyancı olan Nychlenborch Kontu da 1534 yılında kendisini göğsünden bıçaklayan suikastçısına “Kimsin sen” demiştir. Rivayete göre son anında O’nun gözlerinin içine bakan suikastçı kendisine “Ölüm” diye cevap vermiştir. Çok sıra dışı bir sanatın ve yaşamın sahibi olan sürrealist ressam Salvador Dali, 23 Ocak 1989 tarihinde ölümünden hemen önceki son sözü “Saatim nerede” oldu. Pablo Picasso ise ölürken dostlarına son olarak “Bana için” demişti. Dünyanın en büyük mucidi Thomas Edison ise ölürken “diğer taraf” hakkında da bir ipucu vermişti. Edison 18 Ekim 1931 tarihinde son anlarında yanındaki eşine “Orası çok güzel” dedi. Ünlü mucit bu sözlerin ardından bilincini tamamen kaybetti ve öldü. Bir diğer mucit Alexander Graham Bell ise ölmeden önce “Beni terk etme” diyen eşine “Hayır” dedi ve gözlerini kapattı. Buna karşın ünlü rock yıldızı John Lennon’un son sözü ise “Evet” oldu. Lennon 8 Aralık 1980 günü bir hayranı tarafından bıçaklandıktan sonra kendisine gerçekten John Lennon olup olmadığını soran polislere “Evet” dedi. Lennon bu sözden sonra bilincini kaybetti. Sigmund Freud da “diğer taraf” hakkında çok anlaşılmasa da küçük bir ipucu verdi. 23 Eylül 1939’da hayata gözlerini yuman Freud’un son sözleri “Bu absürd(manasiz)! Bu absürd!” oldu. Son sözlerinde ölürken hayatları boyunca ne iş yaptıklarının ipuçlarını veren insanlar da var. Örneğin Fransız Dominique Bouhours 27 Mayıs 1702 tarihinde ölmeden önce “Ben ölmek üzereyim ve ya ben öleceğim. Her iki ifade şekli de doğrudur” dedi. Bouhours döneminde Fransa’nın en ünlü dilbilimcisi ve edebiyat eleştirmenlerinden biriydi. Dünya klasik müziğinin gelmiş geçmiş en büyük dehası Mozart ise kendisine “uzaydan gelme” diyenleri haklı çıkarabilecek bir şekilde dünyaya veda etti. Mozart son anlarında “Ölümün tadı dudaklarımda. Bir şey hissediyorum, bu dünyanın dışında” dedi. Bir diğer ünlü besteci Beethoven ise ölürken şu sözleri sarf etti: “Alkışlayın dostlarım; bu komedi bitmiştir”. 17 Ekim 1849 tarihinde hayata veda eden Chopin ise canlı canlı gömülmekten çok korkuyordu. Chopin’in son sözleri “Bu dünya çok boğucu. Bana söz verin, ölünce kessinler beni. Böylece canlı canlı gömülmem” oldu. Nostradamus’un son kehaneti ise ölümü oldu. Ünlü kahinin ölümünden önceki son gözleri “Yarın artık burada olmayacağım”dı. Dünyada belki en ünlü son sözlerden biri ünlü Alman filozof Goethe’nin söylediği “Daha fazla ışık” sözüdür. Bu söz Goethe’nin ölümünden sonra birçok edebi ve felsefi eserde değerlendirilmiş ve üzerine şarkılar dahi yazılmıştır. Ünlü gezgin Marco Polo’nun 9 Ocak 1324 tarihinde 70 yaşında öldüğünde dudaklarından dökülen sözler şunlardı: “Ben gördüklerimin sadece yarısını anlattım”. İkinci Dünya Savaşında Nazi güçlerine karşı direnen Hollandalılar arasında yer alan Hannie Schaft’ın son sözleri ise çok ilginçtir. 17 Nisan 1945 günü Alman askerlerinin eline geçen Schaft, hemen kurşuna dizilmek istenir. İki Alman askeri Schaft’a nişan alır ve ateş eder. Ancak yakın mesafeden Alman askerleri Schaft’ı öldüremez, sadece yaralar. Schaft yaralı halde Alman askerlerine “Ben sizden daha iyi ateş ederim” der. Bunun üzerine askerlerden biri makineli tüfekle Schaft’ın vücudunu delik deşik eder. Böbrek yetmezliği nedeniyle hayatını kaybeden ve son günlerinde büyük acılar çeken Dünya eski satranç şampiyonu Bobby Fisher ise son anlarında yanındaki bir dostuna “Hiçbir şey acıyı insan dokunuşu kadar hafifletmiyor” demiştir. İçkiye çok düşkün olan ünlüler arasında son anlarında da yine içkiden bahsedenler de oldu. Örneğin ünlü Hollywood yıldızı Humprey Bogart son anlarında “Hiçbir zaman Scotch’u bırakıp Martini’ye başlamamalıydım” dedi. Tiyatro yazarı Anton Çekhov ise 1904 yılında ölmeden hemen önce kendisine şampanya ikram edilmesi üzerine “Uzun zamandır şampanya içmemiştim” dedi. Bunlar O’nun son sözleriydi. Son sözlerin belki de en etkileyicisi Hollandalı ressam Vincent Van Gogh’un son sözleriydi: “Hüzün her zaman baki kalacaktır”.