IRAK’A KOMŞU ÜLKELER TOPLANTISI SONA ERDİ:  ‘’BÜTÜN TARAFLAR SONUÇ BİLDİRGESİNDEN MEMNUN’’ PNA-Genişletilmiş Irak’a Komşu Ülkeler Dışişleri Bakanları Toplantısı sona erdi. Tarafların toplantıdan tam mutabakatla ayrıldıkları belirtildi. Irak'a komşu ülkelerin yanı sıra BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri, AB Komisyonu, İslam Konferansı Teşkilatı (İKT) ve Arap Birliği'nin İstanbul'da bir araya getiren Genişletilmiş Irak'a Komşu Ülkeler Dışişleri Bakanları Toplantısı sona erdi. Irak Başbakanı Nuri el-Maliki ve Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan toplantının kapanışında birer konuşma yaptı. Sonuç bildirisinin üzerinde uzlaşıya erken varıldığı için toplantı planlandığından erken bitti. Toplantıya komşu ülkeler İran, Kuveyt, Bahreyn, Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün ve Suriye'nin yanı sıra Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri; ABD, Fransa, İngiltere, Çin ve Rusya, G-8 ülkelerinden Japonya, Almanya, İtalya ve Kanada ile Birleşmiş Milletler, İKT, Arap Birliği ve AB Komisyonu'ndan temsilciler katıldı. Bu çerçevede ev sahibi Türkiye, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Irak Başbakanı Nuri el-Maliki, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner, Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki gibi önemli isimleri ağırladı.

"Komşularımızdan istikrarın bozulmasına yol açacak şekilde hareket etmemelerini bekliyoruz"

ZEBARİ: ‘’IRAK’IN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ VE EGEMENLİĞİNE BÜTÜN ÜLKELER SAYGI GÖSTERMELİ’’ PNA- ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari ve Türkiye Dışişleri Bakanı Ali Babacan arasında yapılan üçlü görüşmenin ardından bir açıklama yapan Irak Dışişleri bakanı Hoşyar Zebari, Irak yönetiminin PKK ile mücadelede Türkiye'ye yardıma hazır olduğunu söyleyerek, bunun Türkiye, ABD ve Irak'ın yakın işbirliğiyle mümkün olduğunu kaydetti. PKK'yı engellemek, izole etmek ve etkisiz hale getirmek için elle tutulur bazı önlemler aldıklarını söyleyen Zebari, Irak'ın egemenliği ve toprak bütünlüğüne bütün ülkelerin saygı duyması gerektiğini ifade etti. Zebari, bugünkü toplantının amacının Irak'ın istikrarının sağlanması olduğunu belirterek, "Komşularımızdan istikrarın bozulmasına yol açacak şekilde hareket etmemelerini bekliyoruz" diye konuştu.

Bu politika ancak halkları birbirine düşürüp, Kürt-Arap halkı arasında savaşa yol açacaktır.

Gerilla Suriye'yi uyardı HPG Anakarargah Komutanlığı, Qamişlo'da Kürt gösterisine saldırarak 1 kişinin ölümüne çok sayıda kişinin yaralanmasına yol açan Suriye rejimini sert uyardı. HPG, Beşar Esad hükümetini Kürt halkına yönelik saldırıları durdurmaya çağırdı. HPG Anakarargah Komutanlığı yaptığı açıklamada, “Kürt sorununun çözümünün yakıcı bir şekilde kendini dayattığı bir süreçte, Türk devletinin başını çektiği bir imha konsepti halkımıza dayatılmaktadır. Türk devleti bu imha konseptine Suriye ve İran devletlerini de katma uğraşındadır. Bu konsept çerçevesinde önderliğimize karşı baskı ve psikolojik işkence arttırılmakta, kuzey Kürdistan'daki halkımıza yönelik ırkçı-şoven saldırılar geliştirilmekte ve Türk ordusu tarafından gerillamıza yönelik kirli bir savaş yürütülmektedir. Bu konseptin bir parçası olarak meclisten tezkere geçmiş ve güney Kürdistan'a yönelik savaş gündeme oturtulmuştur” dedi. Bununla paralel İran devletinin Kürt halkına karşı baskılarını sürdürdüğünü belirten HPG, Suriye devletinin de Türk devletinin başını çektiği imha konseptine çanak tuttuğunu kaydetti. HPG, “Son dönemlerde Beşar Esad'ın Türkiye'yi ziyareti tesadüfü olmayıp, dikkat çekici açıklamalarda bulunmuştur. Beşar Esad yaptığı son açıklamalarıyla, Kürtlere karşı bu konsepti kabul etmiştir” diye belirtti. Beşar Esad'ın Türkiye ziyaretinde, babasının politikasını sürdürdüğünü ifade eden HPG, Qamişlo'daki olaylara dikkat çekerek şöyle dedi: “Mevcut son olay gösteriyor ki, bu babasının politikası değildir. Hafız Esad her ne kadar Kürtlerin haklarını kabul etmemişse de, ama Kürtlere karşı hiçbir zaman savaş açmamıştır. Kürt hareketleriyle her zaman dostluk temelinde ilişkiler geliştirmiştir. Hafız Esad her zaman ilkeli ve tutarlı bir politika izlemiştir. Beşar Esad bu son tutumu ile Hafız Esad'ın politikasıyla çelişmektedir. Bu şekilde babasının çizgisinden uzaklaşıp Türk devleti politikalarının etkisine girmiştir. Bu politika ancak halkları birbirine düşürüp, Kürt-Arap halkı arasında savaşa yol açacaktır. Bu politika halklar arasındaki barışa ve kardeşliğe hizmet etmemektedir.

Kürt derneklerinden ortak açıklama Enstituya Çand û Zmana Kirmanci (Zazaki) IKK-Berlin Kürdistan Dernekleri Birliği-KOMKAR Kurdische Gemeinschaft Rhein-Sieg/Bonn e.V. Kurdische Gemeinde Fulda e.V. Kurdisch –Deutscher Freundschaftsverein e.V.-Duisburg Kurdistan Kultur- und Hilfsverein e.V-Berlin Hevkar e.V-Hamburg Kurdistan Kulturzentrum-Nürnberg Kürt Kadın Bürosu-Komjin-Wuppertal Verein zur Förderung ethnischer Minderheiten e.V.-München IKV-Internationaler Kulturverein Wuppertal e.V. Kultur Kreis Kurdistan e.V.-Karlsruhe Mala Kurda e.V- Mannheim Kurdisch–Deutsche Freundscaftverein-Hamburg Komela Kurdan e.V- Bremen Kurdisch-Deutscher Frundsaftverein e.V-Bottrop Kürdistan Gençler Birliği-KOMCIWAN-Almanya Pena Kurd-Elmanya Kurdisches Zentrum-Berlin SOZK-Soziales Organisation Zentrum für Kurden e.V. Kerkuk Solidarite-Berlin Gemeinde der Kurden aus Syrien-Berlin-Brandenburg Komela Pişgiriya HAK-PARê li Elmanya Komela Dostiya Kurd û Elmanan e.V-HEVALTI-Koln Destekleyen Kurumlar: GESELLSCHAFT FÜR BEDROHTE VÖLKER-Gfbv-Göttingen Komelên Kerkerên Kurdistan lı Avusturya Federasyona Kurd li Avusturya Komela Yekîtiya Karkerên Kurdistan e.V-Hollanda Komela Karkerên Kurdistan-Danimarka KOMKAR-Swiss KOMKAR-Swêd KOMKAR-Ingilizistan Son dönemlerde artan çatışmaları bahane eden Türk askeri birliklerinin Kuzey Kürdistan’daki operesyonları ve Türk devlet yetkililerinin özellikle Güney Kürdistan´a yönelik kullandıkları saldırgan dil, ortamı tehlikeli bir şekilde gerginleştirdi. Çeşitli devlet organlarının ve Türk basının önemli bir kesiminin yaptıkları düşmanca yayınların da etkisiyle, Kürt halkına yönelik saldırılar, giderek bir linç kampanyasına dönüştü. Türkiye`nin her yerinde Kürtlere karşı yüzlerce saldırı olayı meydana geldi. Kürtler dövüldüler, yaralandılar, öldürülmek istendiler; evler, işyerleri, otomobiller saldırıya uğradı. Ne var ki bütün bu eylemleri yapanlara karşı devlet hiç bir yasal işlem yapma gereği duymadı, bir tek kişi hakkında soruşturma açılmadı. Kürt halkının özgürlük taleplerine baskı ve terörle karşılık vermeyi alışkanlık haline getirmiş olan Türk devleti, PKK eylemlerini bir bahane olarak kullanıyor. Onun asıl amacı, hem kendi sınırları içerisindeki Kürtler üzerindeki baskıları arttırmak, hem de Kürdistan`ın Irak sınırları içerisinde kalan parçasını işgal etmek ve Kürt halkının orada elde ettiği kazanımları yok etmektir. Bu amaca ulaşmak için de, basında sınırsız bir yalan ve iftira kampanyası yürütülüyor. Türkiye, bugün her zamankinden daha çok Kürtlere karşı bir kin ve nefret denizine dönüşmüş bulunmaktadır. Basında sürdürülen bu kampanyanın başını ise, aynı zamanda Almanya`da yayınlanmakta olan ve baş sayfasında, 1915 Ermeni soykırımı dönemine ait olan"Türkiye Türklerindir" sloganı yazılı Hürriyet gazetesi çekmektedir. Bu gazete, son günlerde tümüyle bir savaş bültenine dönüşmüş bulunmaktadır. Bir örnek olmak üzere, gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök`ün, 22 Ekim 2007 tarihli yazısından birkaç cümleyi vermek istiyoruz: "Bundan sonra silahlarımız Barzani`ye çevrilmiştir. Amacımız, oradaki "Kürt rüyasını", "Türk kabusuna" çevirmektir. ... Demeliyiz ki; Üç beş F-16, otuz kırk sorti, 10 yıl öncesinin Kuzey Irakı`dır." Yine birçok Türk televizyon kanalının yayınları da bu niteliktedir. Kuşkusuz, kin ve nefret üzerine kurulu bu ırkçı kampanya, Almanya ve öteki Avrupa ülkelerinde yaşamakta olan Kürtlerle Türkleri de etkilemekte, onları her gün biraz daha birbirlerinden uzaklaştırmakta, ortamı tehlikeli bir tarzda gerginleştirmektedir. Ama ne yazık ki Alman devleti yöneticileri ve ilgili öteki kurumları, bu tehlikeli gidişata karşı gerekli tepkiyi göstermiyorlar. Kürtlere "PKK teröründen uzak durun!" diyen Alman yöneticiler, kendi ortakları Türkiye`nin ırkçı-şoven terörünü, işgalci emellerini görmezden geliyor, hatta destekliyorlar. Kürt halkına karşı bizzat Türk devleti eliyle yürütülen düşmanca kampanyanın yarattığı tehlikeye onların gündeminde yer yok. Üstelik, Almanya`nın Ankara Büyükelçisi Eckart Cuntz bu şoven kampanyaya destek verir bir tutum içerisinde gözüküyor. Alman devleti, Türkiye`de yükselmiş bulunan ABD`ye karşı havadan yararlanarak, bölgede yeni mevziler kazanma peşinde koşarken, tehlikeli bir oyun oynamaya doğru gidiyor. Bu gidiş, 1. Dünya Savaşı`nda Ermeni ve Rum halklarının başına gelenlere benzer yeni faciaların yaşanmasına yol açabilir. Aşağıda imzası bulunan Kürt örgütleri: - Baskı ve şiddetin her türlüsünü redediyoruz. - PKK, silahları derhal susturmalı, Türk yönetimi askeri operasyonlara son vermelidir. - Türkiye, 84 yıldır, Kürt halkını sindirip yok etmek amacıyla katliamlar dahil her yola başvurdu ama başarılı olamadı. Bu politika koşulsuz terk edilmeli, Kürt halkının varlığı kabul edilmeli, sorununun barışçıl ve demokratik yollarla çözüme kavuşması için gerekli adımlar atılmalıdır. - Türkiye, Irak Kürdistanı´na karşı izlediği düşmanlık politikasına son vermeli, Federal Kürdistan Yönetimi´yle diyalog kurmalı, sorunları uzlaşma yoluyla çözmek için çaba harcamalıdır. - Türkiye`de ve Kuzey Kürdistan`da yaşamakta olan Kürt halkı, geleceğinden emin değil. Halkımız, her an Ruanda`daki gibi büyük bir soykırımla yüz yüze gelebileceği korkusu içerisinde yaşıyor. Aynı endişeyi Avrupa`da yaşamakta olan bizler de paylaşıyoruz. - BM Örgütü başta olmak üzere bütün uluslararası kuruluşlardan ve tek tek devlet yöneticilerinden, çifte standart politikasını terk etmelerini, zaman yitirmeden harekete geçmelerini istiyoruz. Yaşanmakta olan sorunun temel kaynağı, Türkiye`nin Kürt düşmanlığı üzerine kurulu ırkçı-şoven politikasıdır ve elbet çözümün de buna göre olması gerekir. Teröre karşı olmak da en başta bu politikaya karşı olmayı gerektirir. - İlgili kurumların ve kamuyonun dikkatini savaş kışkırtıcılığı yapan, kin ve düşmanlık saçan Türk basınının yarattığı tehlikeye çekmek istiyoruz. 2 Kasım 2007

''Türkiye’nin kaygılarını anladıklarını ve PKK ile mücadelesine destek verdiklerini''

KOUCHNER: ‘’TEK TARAFLI ASKERİ OPERASYONDAN ENDİŞELİYİZ’’ PNA-Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner, ‘’Türkiye’nin Federal Kürdistan Bölgesi (FKB)’ne tek taraflı bir askeri operasyon düzenlemesinden endişe duyduklarını’’ söyledi. Türkiye Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Genişletilmiş Irak’a Komşu Ülkeler Dışişleri Bakanları Toplantısı için İstanbul’da bulunan Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner ile biraraya geldi. Görüşmede, Irak’taki gelişmeler ve PKK konusu ele alındı. Fransız diplomatik kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Babacan, ‘’Türkiye’nin Federal Kürdistan Bölgesi (FKB)’ne askeri operasyon düzenlemeyi son seçenek olarak gördüğünü’’ söyledi. Kouhcner ise, ''Türkiye’nin kaygılarını anladıklarını ve PKK ile mücadelesine destek verdiklerini'' kaydetti. Kouchner, ''Bununla birlikte Irak’taki durumun da çok hassas olduğuna işaret etti ve Türkye’nin PKK bahanesi ile Kürdistan Bölgesi’ne olası bir askeri operasyonun Irak’ın istikrarına zarar vereceği yönündeki endişesini'' dile getirdi.

Bu, zor ve karmaşık bir problem

ABD BAŞKAN YARDIMCISI CHENEY:  ‘’PKK SORUNUNU ÇÖZECEĞİMİZİ SANIYORUM’’ PNA-Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Yardımcısı Dick Cheney,’’PKK sorununu çözeceklerini sandığını’’ söyledi. Dallas kentinde konuşma yapan Cheney, Türkiye'nin Federal Kürdistan Bölgesi’ne yönelik olası askeri müdahalesinin etkilerine ilişkin bir soru üzerine, ‘’ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'in, halen Türkiye'de bu konu üzerinde aktif şekilde çalıştığını’’ söyledi. Cheney, ‘Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, PKK sorunun çözümü için Başkan George Bush ile Pazartesi Washington'da görüşeceğini de hatırlatarak, "Bu, zor ve karmaşık bir problem, ancak üzerinde oldukça agresif şekilde çalışıyoruz. Bunu çözeceğimizi sanıyorum" dedi. "Türklerle Kürtler arasında tarihi bir çatışma olduğunu" ileri süren Cheney, "Bunun, olduğundan daha fazla alevlenmesinin önüne geçmek için çalışıyoruz" diye konuştu

YUNANİSTAN’DAN TÜRKİYE’YE ÇAĞRI: ‘’KÜRDİSTAN BÖLGESİ’NE ASKERİ OPERASYON DÜZENLEMEYİN’’ PNA-Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis, Türkiye’ye PKK’ye yönelik Kürdistan Bölgesine askeri operasyonlar düzenlememesi çağrısında bulundu. Sava Radyosunun haberine göre, Parlemanto toplantısında konuşan Karamanlis, ülkesinin, Türkiye’nin Kürdistan Bölgesine yönelik olası bir askeri harekatı karşısındaki endişesini dile getirerek, ‘’Biz her nerede olursa olsun bütün terör eylemlerine karşıyız’’ dedi. Karamanlis, ‘’Tükiye’nin kendisini tanıması çağrısında’’ bulunarak ‘’şiddetin hiç bir sorun için çözüm olmadığını’’ söyledi. Karamanlis, ‘’Uluslararası yasalara göre bir ülkenin egemeliğinin başka bir ülke tarafından ihlal edilmesi hakkının olmadığını’’ söyledi.

Bu konu diplomatik olarak çözülmeli

KORGENERAL ODİERNO: ‘’SORUN DİPLOMATİK OLARAK ÇÖZÜLMELİ’’ PNA- Irak’taki ABD kuvvetlerinin komutanı Korgeneral Raymond Odierno, PKK’ye “Türk askerlerini serbest bırakması” ve eylemlerine ara verdiği yönündeki açıklamasına uyması konusunda “güçlü şekilde telkinde bulunduklarını” söyledi. Odierno, Pentagon’da düzenlediği brifingde, PKK sorununun hem Irak, hem de Türkiye için önemli olduğunu, sorunun çözümü için iki ülkeyle de birlikte çalıştıklarını belirtti. Korgeneral Odierno, “Biz PKK’ye, Türk askerlerini serbest bırakması ve açıkladığı ‘ateşkese’ uyması konusunda güçlü şekilde telkinde bulunuyoruz” dedi Durumdan kaygı duyduklarını belirten Korgeneral Odierno, “Federal Kürdistan Bölgesi’ndeki durumu her gün Iraklı ortaklarımızla yoğun şekilde tartışıyoruz. EUCOM’un (ABD’nin Avrupa Komutanlığı) da, bu konuda ve istihbarat paylaşımında NATO müttefikimiz Türkiye ile yakın şekilde çalıştığını biliyoruz” şeklinde konuştu. “Gerginliği azaltmaya çalıştıklarını” söyleyen Odierno, “Biz, Iraklı ortaklarımıza ‘tam saha baskı’ uyguluyoruz. EUCOM’un da, Türkiye ile çalışırken ‘tam saha baskı’ yaptığını biliyoruz” ifadelerini kullandı. Herhangi bir askeri adımın söz konusu olup olmadığının sorulması üzerine Odierno, “Gelecekte ne yapabileceğimize ilişkin hiçbir yorumda bulunmayacağım. Söyleyeceğim şey şu: Bu konu diplomatik olarak çözülmeli” dedi.

Suriye Kürdistanı’nın Qamışlo kazasında düzenlenen gösteriler

QAMIŞLO’DA TÜRKİYE’NİN SINIR ÖTESİ OPERASYONLARINA KARŞI GÖSTERİYE SURİYE GÜVENLİK GÜÇLERİNDEN ATEŞLE KARŞILIK: 3 KÜRT VATANDAŞ ŞEHİT OLDU. PNA-Suriye Kürdistanı’nda Türkiye’nin Kürdistan Bölgesi topraklarına yönelik olası bir sınırötesi operasyonuna karşı düzenlenen gösteri Suriye güvenlik güçleri tarafından şiddet kullanılarak engellenmeye çalışıldı. Suriye Kürdistanı’nın Qamışlo kazasında düzenlenen gösterilerle ilgili bilgi veren bazı kaynaklar, gösterinin Suriye güvenlik güçleri tarafından zorla bastırılmaya çalışıldığını ve göstericilerin üzerine açılan ateş sonucunda 3 Kürt vatandaşın hayatını kaybettiğini bildiridi Kaynaklar, Suriye güçlerinin Türkiye’nin Kürdistan Bölgesine yönelik düzenlemek istediği olası bir sınır ötesi operasyonuna karşı düzenlenen gösterinin Suriye güvenlik güçleri tarafından silah ve göz yaşartıcı bombalarla bastırılmaya çalışıldığını ve meydana gelen olaylarda 3 Kürt vatandaşın vurularak şehit olduğunu bildirdi.