'TSK bünyesindeki' ERGENEKON

Ergenekon operasyonuyla birlikte 'darbe karşıtlığına' soyunan AKP ve yandaşı medya gruplarının gerçekleri gizlediği açığa çıktı. AKP'nin 'taraf'tarları, Ergenekon'un 'TSK bünyesinde faaliyet gösterdiğini' gizledi
AKP'NİN MEDYASINDAN ERGENEKON SANSÜRÜ
AKP'ye yakınlığıyla bilinen ve Ergenekon operasyonuyla birlikte AKP'nin 'darbe karşıtı' olduğu yönünde yayın yapan Taraf Gazetesi, dün bir skandala imza attı. AKP'nin Temiz Eller Operasyonu yaptığını belirten ve AKP'ye destek vermedikleri için Kürtleri 'tarafsızlıkla' suçlayan Taraf Gazetesi, Ergenekon'la ilgili önemli bir gerçeği, dünkü manşet haberinde gizledi.welatgundemtaraf
TSK BÜNYESİNDE FAALİYET GÖSTEREN ERGENEKON
Azadiya Welat ve Gündem gazetelerinin yaklaşık bir yıl önce manşetten verdiği Ergenekon'a ait 'çok gizli' ibareli Lobi belgesini, yeni yayınlayan Taraf Gazetesi, belgedeki şu önemli bölümü gizledi: 'Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde faaliyet gösteren Ergenekon'un verdiğimiz örgütsel organizasyonun faaliyetlerine önümüzdeki zaman diliminde daha fazla gereksinimi olacağı...'
Ergenekon soruşturmasıyla ilgili ilginç iddialar ortaya atılmaya devam ediyor. Son dönemlerde ortaya atılan bazı iddiaların ise bir yıl öncesinden Gündem ve Azadiya Welat gazetelerinin gündeme getirdiği iddialar olması ise dikkat çekiyor.
Ergenekon operasyonu kapsamında sadece darbe girişimi suçlamasıyla gözaltına alınıp tutuklanan generaller dahil daha birçokları hakkında icraatleri nedeniyle Gündem geleneğinden gelen gazeteler yıllarca haberler yaptılar, yazılar yazdılar, çağrıda bulundular. Bazı örnekler verecek olursak...
Ergenekon sanığı Veli Küçük'ün Susurluk'taki kilit rolünü yıllarca yazdık, çizdik, JİTEM'in kurucusu olduğunu belgeleriyle ortaya koyduk, başta Kocaeli olmak üzere Bölge'deki faili meçhul cinayetlerden birinci dereceden sorumlu olduğunu belirttik. Son olarak da Şemdinli'den Danıştay saldırısına, Hrant Dink suikastinden Malatya'daki katliama, Karadeniz'deki derin devlet oluşumundan Azerbaycan'daki örgütlenmeye kadar birçok gerçeği gözler önüne serdik. Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanmasında en büyük rolü hiç kuşkusuz biz oynadık diyebiliriz. En basitinden Ergenekon iddianamesinde ortaya konulan Danıştay bağlantısı bizim büyük ve tarihsel katkımızdır. Küçük ile tetikçi Alparslan Arslan'ın birlikte çekilmiş fotoğrafını ilk kez Azadiya Welat ve Gündem yayınladı. Üstelik bu bağlantının Karadeniz ve Azerbaycan ayaklarını da ortaya koyduk. Savcı Zekeriya Öz ve onun gibi daha niceleri her ne kadar bunu görmese de.
Yine Eruygur, Tolon, Ersöz gibi daha birçokları hakkında defalarca haberler ve yazılar yazdık. Şemdinli'yi bütün yönleriyle açığa çıkaran yine biziz. Bugün de gerçekleri yazmaya devam ediyoruz. Tarih her gün bizi haklı çıkarıyor. Söylediklerimizin haklılığı için bizi izlemeye devam etsinler ve Gündem'in arşivine baksınlar.
A. Welat ve Gündem'e bakın Hadi size bir gerçeği daha gösterelim. Taraf Gazetesi dünkü manşetine 'Ergenekon'un sivil harekat planı'nı taşıdı. Ergenekon'un lobi faaliyetlerine genişçe yer verdi. Bu gazete sanki yeni bir şey bulmuş gibi bunu yapıyor. Hemen hatırlatayım. Bu konudaki ilk haber 11 Ağustos 2007'de Azadiya Welat Gazetesi'nde 'Üstadları Nazilerdir' manşetiyle verildi. Ergenekon'un sivil ve ekonomik bağlantılarının deşifre edildiği habere göre, Türk ordusu içinde örgütlenen Ergenekon'un sivil ve ekonomik bağlantıları, 'Lobi' adlı yan bir yapıda bulunuyor. 'Çok gizli' ibareli belgeye dayandırılarak verilen haberde, 'Ergenekon'un Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde faaliyet gösterdiği', Ergenekon'a bağlı olan sivil unsurların da 'Lobi' adı altında gizli bir örgütsel çalışma yürüttüğü anlatılıyordu. 'Lobi' adlı örgütün faaliyetleri 9 ayrı departmanda yürütülüyor. Ergenekon tarafından yönetilen 'Lobi'nin merkezinde güvenilir bulunan 5 kişi yer alıyor. Bu 5 kişiden 2'si Ergenekon ile birebir ilişki içinde. 'Lobi'nin diğer yönetim kademeleri ise hazırlanan şemaya göre belirleniyor. Haberin özeti bu. Aynı haber bir gün sonra 12 Ağustos'ta Gündem Gazetesi tarafından manşete taşındı. Başka da gören olmadı.
Taraf'ın görmek istemediği Bu arada haberi verirken Taraf'ın imza attığı bir skandalı da açıklayayım. Taraf 'Lobi' belgesini yayınladı, ama yaklaşık bir yıl önce Azadiya Welat ve Gündem'in asıl dikkat çektiği noktayı, her nedense görmezden geldi. Bu belgeyle ilgili asıl önemli nokta da burasıdır. Yer verilmeyen kısım aynen şöyle: 'Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde faaliyet gösteren 'Ergenekon' oluşumu olarak, 'Sivil Unsurların' örgütlenmesi zorunluluğu kaçınılmaz bir genel gerçekten hareketle hazırlanan ve 'Lobi' adı verilen bu 'gizli örgütsel' çalışmanın amaçları doğrultusunda şimdiye değin faaliyet gösterilmemiş olması bize göre bir talihsizliktir.' Yine 'bu 'gizli örgütsel' çalışmanın' 'sonuç ve öneriler' bölümünde 'Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde faaliyet gösteren Ergenekon'un verdiğimiz örgütsel organizasyonun faaliyetlerine önümüzdeki zaman diliminde daha fazla gereksinimi olacağı görüşünde... amacı, konunun öneminden kaynaklanmaktadır.'
Taraf'a göre iş bitmiş Taraf Gazetesi ise, bu belgede yer verilen Ergenekon örgütlenmesinin mafya vb. yan kuruluşlardan nasıl yararlanacağına ilişkin kısımları öne çıkarmış. TSK bağlantısı ise es geçilmiş. Sanırım, Taraf'takiler, Eruygur, Tolon ve Küçük gibi bazı isimlerin tutuklanmasıyla 'TSK içindeki bağlantıların' bittiğini, geriye mafya vb bağlantıların kaldığını varsayıyorlar. Biraz da siyaset-asker-MİT-mafya bağlantılarının çıktığı Susurluk olayındaki gibi mafyayı katarak genel tabloyu oluşturmaya çalıştıklarını görüyoruz. Bu ne büyük yanılgı. Oysa ortaya çıkanlar, Ergenekon'da buzdağının görünen yüzü.
Küçük kabul etmişti Veli Küçük, 26 Ocak 2008'de gözaltına alındığında evinde ele geçirilen 'gizli' dosyalar arasında bu belge de bulunuyordu. Küçük mahkemede şu savunmayı yapmıştı: 'Ben JİTEM'in kurucusu olarak biliniyorum. Bende meslek hastalığı olarak niteleyebileceğim arşivleme alışkanlığı var. Beni seven insanlar da bu tür bilgi ve belge akışını bana sağlar. Evimde, gündemdeki Ergenekon, Lobi gibi belgelerin orijinal nüshalarının çıkması da arşivleme hastalığımdan kaynaklanmaktadır.'
Kimmiş 'tarafsız' olan! Savcı Zekeriya Öz, A. Welat ve Gündem yayınladığında dikkate almamış olmalı ki, gerçekleri açıklayan Gündem Gazetesi hakkında kapatma kararının verilmesi için mahkemeye başvurdu. Nitekim Gündem geleneğinden gelen çok sayıda gazetenin kapatılmasında Öz'ün imzası da bulunuyor. Yani hem Ergenekon soruşturmasını yürütürken Gündem'in verdiği belge ve bilgilerden yararlan hem de kapat, ne yaman çelişki!
Aynı şekilde bütün bu bağlantıları ilk gündeme getirdiğimizde bize inanmayanlar vardı, şimdi ise yayınladıklarımızı sanki ilk kez bulmuşlar gibi yaygara koparıyorlar ve utanmadan, sıkılmadan bizi tarafsızlıkla suçlayabiliyorlar.
Demagog AKP'ciler Erdoğan ve yandaşı medya şimdilerde 'Temiz Eller operasyonu yapıyoruz, neden desteklemiyorsunuz' diyerek yaygara koparıyorlar. Biz Şemdinli, Dink ve Danıştay saldırılarından sonra derin bağlantılar üzerine gittik ve her defasında ulaştığımız sonuçlar gereğince 'Temiz Eller Kışladan Başlar' dedik. Ama bu hükümet ve yandaşları, ya kendilerine dokunmadığı için ya da o dönem siyasi hesaplarına uymadığı için sessiz kalmayı, kendi deyimleriyle 'tarafsız' kalmayı tercih ettiler. Bugün ise siyasi hesapları gereğince, 'Türk Gladyosu'nun üzerine gidiyoruz, darbecileri yargılıyoruz' falan filan diyorlar. Hani yaptıkları bir şey de yok. Sadece kapatma davasının pazarlığını yapıyorlar ve devlet içinde Kürtlere karşı mücadelede kendileri açısından engel oluşturanları bertaraf etmeye çalışıyorlar. Bunu yaparken de ordu ve ABD'nin onayını almayı da ihmal etmiyorlar.
Darbe karşıtı değiller Darbeyi yapanlar ordu mensupları yani askerlerdir. Darbecileri yargılayacaklar ise sivil otoritelerdir. AKP, DTP'lilerin Meclis'e sunduğu iki darbe karşıtı önergeye destek vermeyerek, zaten darbecileri yargılamayacağını gösterdi. Yine darbecilere karşı olan nasıl olur da ordudan onay aldıktan sonra darbecileri generalleri yargılayabilir. Dolayısıyla bir yandan darbe demagojisi yürütülerek toplumsal destek kazanılmaya çalışılıyor, öte yandan bu desteği de arkasına alarak aslında darbeciler ve darbeler değil de engel konumda olanlar saf dışı bırakılıyor. Olup bitenler bundan ibaret.
Cesaretiniz varsa... İlginçtir, Kürtleri kuyrukçu yapmak için de ellerinden geleni yapıyorlar. Bunun için de 'Bu ele geçirdiğimiz darbecilerden en çok da Kürtler çektiler, neden tarafsız kalıyorlar' diyorlar. Ahmaklar bilmiyorlar ki, tutuklananları çok iyi tanıyan Kürtler, en çok da şimdilerde tepelerde dolaşan subaylardan, generallerden çekti. Bu nedenle de Kürtler, 'Tutuklananlar devede kulaktır, asıl deveye dokunun' diyor. Gladyo da böyle çökertilir. Yoksa AKP'nin o çok iyi bildiğimiz sadece kendine Müslüman tavrıyla bu iş olmaz. Baksanıza, koskoca Ergenekon iddianamesi sadece 'hükümete karşı girişimlerle' sınırlı tutuluyor. Ama aynı iddianamede Ergenekon'un 600 yıllık bir geçmişinden ve 60 yıllık bir icraat döneminden bahsediliyor. Nasıl olur da AKP dönemiyle sınırlı tutulabiliyor. Kızgınlığımız bunadır. AKP'nin kalemşörleri diyorlar ki, 'daha fazla cesaret', biz de diyoruz ki, 'Yüreğiniz varsa sadece AKP'nin Gladyosu'yla değil asıl BÜYÜK GLADYO ile savaşın!' Korkmayın, biz hep yanınızda oluruz, saldırıları göğüsleriz!
NURİ FIRAT

0 Yorum: