Agarta'nın sırrı kolundaymış...
Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınıp serbest bırakılan Güler Kömürcü'nün kolundaki gamalı haç dövmesi, iddianameyle yeniden gündeme geldi.
Gamalı haçın, Ergenekon iddianamesine giren Agarta tarikatının sembolü olduğu öne sürüldü.E rgenekon iddianamesinde en ilginç nokta olarak öne çıkan Agarta tarikatının sırrının gazeteci Güler Kömürcü'nün kolundaki gamalı haç dövmesinde saklı olduğu ortaya çıktı. Ergenekon operasyonu kapsamında göz altına alındıktan sonra serbest bırakılan Güler Kömürcü'nün kolundaki gamalı haç (swastika) dövmeli fotoğrafları bir süre önce medyaya yansımıştı.
Kömürcü, gamalı haç sembolünün Nazilere ait bir sembol olmadığını, çıkış yerinin de Orta Asya uygarlığı olduğunu belirterek, "Svastika sembolü eski çağlarda Hinduizm'de de yaygın olarak kullanılmasına rağmen, sembolün kökeni Mayalar, Sümerlilere kadar uzanır (M.Ö 4000)" demişti. Kömürcü'nün de belirttiği gibi gamalı haç sembolünün aslında Nazilere ait olmadığı, Orta Asya'da Maya uygarlığının inanışlarından biri olan ve Ergenekon iddianamesinde yer alan Agarta tarikatının sembolü olduğu belirlendi. Gamalı haç sembolü Agarta inanışına sahip olduğu bilinen Maya uygarlığına ait. Kömürcü'nün kolundaki gamalı haç dövmesiyle fotoğrafının çekildiği Kapadokya'nın, Agarta'nın kutsal mekanlarından biri olması da ilginç bir durum olarak göze çarpıyor.
Agarta’dan alıntılı davetiye
Güler Kömürcü'nün emekli yüzbaşı Zekeriya Öztürk'le evliliği için hazırlandığı iddia edilen bir davetiye ortaya çıktı. Davetiyede Öztürk ve Kömürcü, tanıştıkları tarih olan 13 Temmuz 2006'yı "Issız yağmur başlangıç" ifadesiyle anlatırken, "Ezel zamanlarının birlikteliğine ant içilen Ruhların zamanından ruhlar dünyasının sonsuzluğuna kadar... Kozmos, Evren, Kainat ve Tanrı'nın izniyle..." ifadelerinin de Agarta inanışından alıntılar taşıması da dikkat çekiyor.
Tanıklıktan kurtulmak için evlendi
Öte yandan, Kömürcü'nün Zekeriya Öztürk'le evliliğinin de davada birbirleri aleyhine tanıklık yapmaktan kurtulmak için yapıldığı iddia edildi. Söz konusu iddia Tanıklık etme, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 245 ve devamı maddelerine dayandırıldı. Yakın akrabalık nedeniyle tanığın tanıklıktan çekinme halleri de 245. maddenin 1-2 ve 3. fıkraları ile müteakip 246. madde 1 ve 2. fıkralarında düzenleniyor. Bu nedenle mahkemeler bir hususta tanık dinleyecekleri zaman, dinlenecek tanığın davanın her iki tarafı ile de bu kapsamda bir yakınlığı olup olmadığını soruyor. Ali KUŞ bugün
0 Yorum:
Post a Comment