Iran ordusunun Güney Kürdistan’a yönelik 10 Mart’ta başlayan bombardımanı devam ediyor. ANF’nin haberine göre sınır köylerine önceki akşamdan beri yaptığı bombardımanda Deşte Köyü’nden İbrahim Abdullah, Soregule Köyü’nden Hacer Hüseyin Ahmed yaralandı. |
PJAK: YNK saldırıların bir parçası Saldırılara ilişkin ANF’ye konuşan PJAK Koordinasyonu’ndan Serhad Şaho, YNK’nin bu saldırıların bir parçası olduğunu kaydetti. YNK’li yetkililerin halktan sessiz kalmalarını istediğini belirten Şaho, Güney ve Doğu halkının iradesinin kırılmaya çalışıldığını belirtti. Şaho şöyle uyardı: “Halkımıza yönelik gerçekleştirilen bu saldırıları cevapsız bırakmayacağımızın bilinmesi gerekir.”
Yaver: İran çözüm istemiyor Peşmerge Güçlerinin Resmi Sözcüsü Cabbar Yaver, İran’ın Türkiye ve PKK’nin kendi aralarındaki sorunları siyasi bir yolla çözmesinden ve bu anlamda PJAK’ın bu rolü üstlenmesinde ağırlığının olmasından korktuğunu belirtti. İtalyan AKİ ajansına konuşan Cabbar Yaver, İran saldırılarına tepki göstermeyen Irak Hükümeti’ni eleştirdi. Peşmerge güçlerinin İran ile birlikte PJAK’ı vurduğu bilgisini reddeden Yaver, “Bombardımanlar Kandil Dağı’na yakındır. İran PJAK’ın üslerinin buralarda olduğunu söyleyerek özellikle ‘Rızke ve Mardo’ köyleri top atışlarına hedef oluyor. Köylerin topa tutulmasının ve bu köylerde çiftliklerin ve bahçelerin yanması Kürdistan Bölgesi Hükümeti’nin çıkarına değil” diye konuştu. Sözcü Yaver, “Ben bunun Kürdistan Bölgesi Hükümeti ile PJAK arasında savaş çıkması için komşu ülkelerin bir istihbarat planı olduğuna inanıyorum” dedi. YENİ ÖZGÜR POLİTİKA
Posted on Cumartesi, 29. Mart 2008
Topic: Dünyadan
Rizgarî Online/ABD, Suriye devlet güçlerinin Kürdistan`ın Qamişlo kentinde Newroz kutlamasına saldırarak 3 Kürd gencini katletmesini kınadı. ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, 20 Mart tarihinde Qamislo`da Newroz kutlamaları sırasında çıkan olaylarda Suriye polis güçlerinin 3 Kürd'ü öldürmesi kınandı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Sean McCormack, "Suriye Hükümeti'ni, Kürd sivilleri baskı altında tutmak için şiddet uygulamaktan imtina etmeye ve geçtiğimiz günlerde yaşanan 3 Kürd vatandaşının öldürülmesiyle ilgili bağımsız bir soruşturma açmaya çağırıyoruz" dedi.
Federe Kürdistan yönetimi Başkanı Mesud Barzani de, 24 Mart`ta saldırıyı sert bir dille kınayarak, Suriye yönetimini “artık yeter” diyerek uyarmıştı.
Ali ERDOĞAN elbistanliali@fsmail.netSayın Başbakan Recep Tayip ERDOĞAN, 13-14 Şubat tarihlerinde Almanya’ya resmi bir ziyarette bulunmuştu. Gezileri esnasında Alman resmi makamlariyle yaptığı görüşmede: “Burada Türk Lisesi ve Türk Üniversitelerin açılması gerekir” demişti. Resmi makamlarca kabul görmeyince, Alman yönetimini asimilasyon yapmakla suçlamış ve hızını alamayarak “Asimilasyon insanlık suçudur” diyerek sözünü pekiştirmişti.
Sayın başbakanımızın bu tespitine katılmamak olası mı? Tüm yüreğimizle başbakanın sözüne katılıyor ve bu tesbiti için candan kutluyoruz. Çünkü bilge kişiler der ki: “Asimilasyon bireyi yaratmaz, aksine köleleştirerek öldürür” Bu madalyonun bir yüzü. Demokrasiyi tam özümsememiş ülkelerde, iki yasaları var. Biri kağıt üzerinde yazılı, herkesı eşit gören yasa. Diğeri de gerçekte uygulanan ... “Asimilasyon insanlık suçudur”deniliyor. Diyoruz. Ağır bir ihtam. Bildiğimiz kadariyle insanlık suçu işleyenler, Uluslararası Mahkeme’de yargılanır. Atalarımızdan süre gelen bir deyim var: “Hem kel, hem de fodul”. Türkiye’de ilk defa 1925’te Artvin ilinde büyük kısmı Gürcü olan yerleşim yerlerin adları değiştirildi. Türkiye’de yaşayan halkların inkarına yönelik politik asimilasyon uygulandı. Halen devam ediyor. Dil ve kültürleri yasak edildi. “Şark Islahat Plan ve Mecburi İskan kanunu”la halklar sürgüne gönderildi. Asimilasyon hedeflenerek Kürtler, Türk ilçe ve köylere dar misali serpıştırıldı. Kürt çocukları okula başladığı ilk günden itibaren “Türküm. Doğruyum” la başlayan “...varlığım Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu Türküm diyene” le biten bir and içerler. And zorunludur. Yani çocuklar Kürtlüğünü inkar ederler/ ettirirler. Halen ülkenin tüm ilk okullarında bu yemin ettirilir. Bu asimilasyon sayılmazmış. Çünkü Türkiye’de yaşayan tüm halklar Türkmüş(!) Yasalarımız ve anayasamız böyle emrediyormuş. Cumhuriyetin kurulmasında, caniyle kaniyle katkı sunan 25 milyon Kürd inkar edildi ve halen ediliyor. DTP’nin bir parlementeri Türkiye’de asimilasyonun yapılıp yapılmadığının araştırılması için bir önerge verdi. Meclis başkanı önergeyi işleme bile koymadı. Verdiği cevapta, üstü kapalı olarak, asimilasyon yasalarımıza göre suç sayılmaz diyordu. Yukarıda anlatılanların hiç birisi asimilasyon sayılmıyor(!) Sayın Başbakanımız göğsünü kabarta kabarta “Asimilasyon insanlık suçudur” diyebiliyor. Ne diyelim burası Türkiye.............
ABD, Suriye devlet güçlerinin Kürdistan`ın Qamişlo kentinde Newroz kutlamasına saldırarak 3 Kürd gencini katletmesini kınadı. ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, 20 Mart tarihinde Qamislo`da Newroz kutlamaları sırasında çıkan olaylarda Suriye polis güçlerinin 3 Kürd'ü öldürmesi kınandı.
ABD, 3 Kürd gencinin öldürülmesini kınadı