PNA-The Economist dergisi, Temmuz seçimlerinden beri Türkler ile Iraklı Kürtlerin daha iyi geçindiğini öne sürerek Türkiye ile Iraklı Kürtlerin arasında bir uzlaşma sağlanması olasılığının arttığını savundu.The Economist, 5-10 yıl uslu durarak sabretmeleri, ekonomilerini yürümesini sağlamaları, bir miktar özgürlük tesis etmeleri ve çatışmalardan uzak durmaları halinde dünyanın geri kalan bölümünün, Irak Kürtlerinin 'meşru kendi geleceğini tayin etme hakkı'nı görmezlikten gelmesinin, giderek artan bir biçimde zorlaşacağı yorumunu yaptı. ANKA'nın geçtiği haberde The Economist dergisi, son sayısında Kürdistan Bölgesin'deki gelişmeler ve bölgede bağımsız bir devlet kurulması olasılığı gibi konulara çok geniş bir değerlendirmesine yer verdi. Iraklı Kürtlerin hiçbir zaman bu kadar iyi bir dönemi yaşamadığını belirten dergi, Kuzey Irak'ta Arapça pek kullanmadığını, 25 yaş altındaki Kürtlerin çok azının Arapçayı iyi anladığını, Irak bayrağının hiçbir yerde görünmediğini kaydetti. 'Irak Kürdistan'ının sınırları nerede?' diye sorulan yazıda Kürdistan'da devlet dairelerinde ve diğer yerlerde görülen standart haritanın, halen Kürtlerin kontrolündeki bölgeden çok daha büyük olarak gösterildiğine dikkat çekildi. Ancak dergi, söz konusu haritanın Türkiye, İran ve Suriye'deki Kürtlerin çoğunlukta olduğu bölgelerini dahil edilmediğine de işaret etti. İngiliz dergisi, Kürtlerin komşuları ile ilişkilerin 'kritik' bir mesele olduğunu belirtirken de Türkiye'nin, sık sık Kerkük'ün ele geçirilmesi halinde 'Irak Kürdistan'ını işgal etme tehdidinde' bulunduğu kaydetti. Türkiye'nin de, PKK'nın '3 binden fazla gerilla'sının kovulmadığı veya kuşatılmaması halinde de işgal tehdidinde bulunduğunu yazan dergi, PKK'nın söz konusu bölgede Türkiye'de Kürtlerin yaşadığı bölelere yönelik 'öldürücü operasyonlar için planlar ve eğitim' yaptığına dikkat çekti. Iraklı Kürtlerin PKK'yı bir 'baş belası' olarak görmekle birlikte 'etnik kardeşlerinin kanını dökmelerinin beklenmeyeceğini" belirten dergi, 'Bunun yerine Türklerin onlarla müzakere etmesi gerektiğini savunuyorlar' diye yazdı. Dergi şöyle devam etti: 'Ancak Iraklı Kürt liderleri, PKK'ya, Iraklı Kürt toprakları içerisinde saldırılırsa ? belki, Ortadoğu'da pek rastlanmayan ve kritik bir Müslüman müttefik olan Türkiye ile ilişkileri iyileştirme ihtiyacını duyan Amerikalıların suç ortaklığı ile de -, göz yumabilirler. Ancak sıradan birçok Kürt öfkelenirdi.' Buna karşın The Economist, Türkler ile Iraklı Kürtlerin, 'Türkiye'nin ılımlı İslamcı hükümetin Temmuz'da yeniden seçilmesinden beri daha iyi geçiniyorlar' derken AKP'nin 'Türkiye'nin Kürt bölgelerinde kayda değer bir sonuç aldığına dikkat çekti. Türkiye'nin, ayrıca Iraklı Kürtlerin en büyük ticaret ortağı olduğuna da işaret edildiği yazıda şu değerlendirme de yapıldı: 'Örneğin Erbin'in büyük yeni havaalanı Türk (ve Britanyalı) bir projedir. Eğer Türkiye ile Irak Kürdistanı, eskiye oranla sağlanması daha mümkün görünen bir uzlaşmaya varabilirse bu Irak Kürdistan'ının yaşama şansını önemli ölçüde artırırdı.' Kürtlerin akıllıca hareket etmesi halinde bağımsızlık için acele etmeyeceğini yazan dergi, bağlımlı oldukları dış güçlerin buna izin vermeyeceğini savunarak şöyle devam etti: 'Özellikle Türkiye ve ABD, onların kopmasına izin vermez. Türkler, onlara askeri olarak saldırmazsa da ekonomik olarak boğazlarını sıkarlar. Amerikalılar da, Türkler ve Araplar'ın gözüne girmenin stratejik olarak daha önemli olduğu düşüncesiyle sırtını onlara dönebilir.' Buna karşın The Economist, 5-10 yıl uslu durarak sabretmeleri, ekonomilerini yürümesini sağlamaları, bir miktar özgürlük tesis etmeleri ve çatışmalardan uzak durmaları halinde dünyanın geri kalan bölümünün, Irak Kürtlerin 'haklı kendi geleceğini tayın etme hakkı'nı görmezlikten gelmesinin, giderek artan bir biçimde zorlaşacağı yorumunu yaptı.
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
0 Yorum:
Post a Comment