Zana: Biz dilenci değiliz, tek taraflı kardeşlik olmaz

demokratik_toplum_kongresi_Demokratik Toplum Kongresi 2'inci Olağan Toplantısı'nda konuşan Kongre Sözcüsü Leyla Zana, Kürt sorunu konusunda onurlu bir barış istediklerini dile getirerek, 'Biz dilenci değiliz ve dilenmek için el açmayacağız. Eğer bizi yanlarında istiyorlarsa kardeşliğe varız. Tek taraflı kardeşlik olmaz' dedi.

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) 2'inci Olağan Toplantısı, 'Son siyasal gelişmeler' ve 'Yerel Seçim stratejisi' gündemleriyle Diyarbakır'da toplandı. DTP Diyarbakır İl binası Vedat Aydın Konferans Salonu'nda başlayan ve 2 gün sürecek olan toplantıya, DTK Sözcüsü Leyla Zana, DTP Eşbaşkanı Emine Ayna, DTP milletvekilleri Selahattin Demirtaş, Ayla Akat Ata, Gültan Kışanak, Fatma Kurtulan, Pervin Buldan, Hamit  Geylani, Osman Özçelik, Bengi Yıldız, Aysel Tuğluk, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, DEP eski Milletvekili Selim Sadak, Türkiye Barış Meclisi'nden Seydi Fırat, DTP'li belediye başkanları, öğretim görevlileri, Kürt yazar ve gazeteciler, Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH), Yurtsever Demokratik Gençlik (YDG) aktivistleri, sivil toplum örgütü temsilcileri ile yaklaşık 600 kişi katıldı.
Toplantının yapıldığı salonda 'Kadının özgürlük arayışı ve gençliğin devrimci coşkusu ile demokratik toplum kuruyoruz', 'Güneşin ışınları ile Komela sistemini kuruyoruz', 'Kürdistan Demokratik Özerklik ile demokratik cumhuriyete doğru', 'Devrimcilerin en temel gücü ve sorumluluğu odur ki, şehitleri anlayarak, cevap olarak ve vasiyetlerini yerine getirerek yaşamaktır' yazılı Kürtçe dövizler asıldı. Hakkari, Yüksekova ve Şemdinli Belediye Başkanları ile bazı delegelerin ulusal kıyafetleri ile kongreye katılmaları dikkat çekti. Divan Seçimi ile başlayan kongrede divan başkanlığına DTP Eşbaşkan Yardımcısı Kamuran Yüksek seçildi. Kongre, Apê Musa şahsında demokrasi ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına bir dakikalık saygı duruşu ile başladı.
'Kürtler ne istediğini ortaya koydu'
Divan Başkanı Kamuran Yüksek, Demokratik Toplum Kongresi'nin Ekim 2007'de ilk toplantısını gerçekleştirdiğini hatırlatarak, 'Kongremiz o gün Kürt sorununun demokratik çözümü için önemli bir proje hazırlayarak Kürtlerin Demokratik Özerklik istediğini dünya kamuoyuna duyurdu. Kürtler ne istiyor sorusuna Demokratik Özerklik ile net yanıt verildi' dedi. Demokratik Özerklik ile Kürtlerin Türkiye'nin üniter yapısı içersinde bütün halkların ve farklılıkların bir arada yaşayabileceği bir sistemi ortaya koyduğunu vurgulayan Yüksek, 'Bir halk kendi kaderini tayin etme hakkında ne istediğini dünyaya ilan etmiştir. Birinci olağanüstü toplantı ise çatışmaların ve operasyonların yoğunlaştığı sınır ötesi operasyonun olduğu bir dönemde gerçekleşti. Kongremiz önemli bir süreçte kritik bir rol oyandı. Demokratik halk eylemlilikleri ve serhildanlar ile siyasette yekvücut içersinde, halkların kardeşliği açısından operasyonların Kürt sorununun demokratik çözümü için sonuç alıcı olamayacağını ortaya koyduk. Yükselen demokratik mücadelemizle bu durum Türk halkının da dikkatini çekti' diye konuştu.
'Çözüm aralanabilir'
Kürt sorunu konusunda inkâr ve imha sürecinin yaşandığı bir süreçten geçtiklerini vurgulayan Yüksek, önümüzdeki siyasal sürecin Kürt halkının özgürlük mücadelesine karşı geliştirilen inkâr ve imhaya karşı çetin bir süreç ile geçeceğini söyledi. Yüksek, toplantıda 'siyasal süreç', 'Demokratik Toplum Kongresi'nin durumu' ve 'yerel yönetimler ve seçim' başlıklarını masaya yatıracaklarını söyleyerek, doğru politikalar oluşturulması durumunda Kürt halkının mücadelesinde önemli bir mesafe kat ederek demokratik çözümü aralayabileceklerini ifade etti.
'Biz dilenci değiliz'
demokratik_toplum_kongresi Yüksek'in ardından Kongre'nin açılış konuşmasını yapan DTK Sözcüsü Leyla Zana, 'Apê Musa 16 yıldır aramızdan ayrıldı. Apê Musa, Hüsnü ve Cihan arkadaşları saygıyla anıyorum' sözleriyle konuşmasına başladı. Çok kritik bir süreçte DTK'nin 1'inci Toplantısı'nı gerçekleştirdiğini dile getiren Zana, 'Geldiğimiz nokta güven veriyor. Bana göre bu çalışma üzerinde derinlikli durmalıyız ve irademizi şeffaf bir şekilde ortaya koymalıyız. Çünkü sadece dostlarımızın değil karşıtlarımızın da gözleri üzerimizdedir. Onun için adımlarımızı ona göre atmalıyız' dedi. Türkiye'nin gündemine göre gidilmesi halinde gündem sapması yaşanacağını ifade eden Zana, 'Onun için kendi gündemimizi kendimiz belirlemeliyiz. Türkiye'nin birkaç önemli sorunu vardır. Bir Ermenistan, diğeri Kıbrıs ve diğeri de Kürt sorunudur. Cumhurbaşkanı Ermenistan'a gitti. İyi, gerçekten Kıbrıs ve Ermeni sorunun çözülmesini istiyoruz. Eğer bu sorunlar çözülürse Kürt sorunu da çözülür. Şimdiye kadar Ergenekoncular da sorunların çözümünü engellediler. Onun için Kürtler çok dikkatli olmalı. Ergenekoncuları sorgularken, Erdoğan'ın yakasına yapışıp sorumluların yargılanması için dayatmalıdır' diye konuştu.
Onurlu bir barış istediklerini dile getiren Zana, 'Biz dilenci değiliz. Ve dilenmek için el açmayacağız. Eğer bizi yanlarında istiyorlarsa kardeşliğe varız. Tek taraflı kardeşlik olmaz' şeklinde konuştu.
'Halk mahkemeleri kurulsun'
Yerel yönetimler seçimine de değinen Zana, 'Eğer kadrolar halkın iradesini kırmazsa, güvense bu halk yanımızdadır. Hatta halk bizi de kendisi ile birlikte ileriye taşır. Ama yönünüzü halktan şaşırır, hırsızlık ve ranta bulaşırsan bu halkta seni affetmez. Bu da halkımızın ulaştığı seviyeyi gösteriyor. Halk kimin samimi kimin samimiyetsiz yaklaştığını iyi biliyor. Onun için aday olacaklar veya seçilecekler çok iyi düşünmeli. Benim önerim odur ki, görevini yapmayanlar halk mahkemeleri tarafından yargılansın. Cezayı halk vermeli. Halkımız bu seviyeye gelmiştir. Halka hizmet bir sorumluluktur ve kutsaldır. Hepimizin umutları var. Umudumuz büyüktür. Kürtler kendi statülerini kendisi belirleyecektir' diye konuştu.
Zana'nın konuşmasının ardından kongre basına kapalı olarak devam etti.
DİYARBAKIR-DİHA

0 Yorum: