ANF/NEW YORK (28.09.2007)- İrlanda Cumhurbaşkanı Mary Robinson, Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan’a Türkiye’de Kürtlerin durumunu sordu. Bill Clinton’la, Hırvatistan ve Doğu Timor cumhurbaşkanlarının da bulunduğu panelde Erdoğan, Türkiye'deki Kürt orijinli azınlık olmadığını söyleyerek, dil yasağını savundu. Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan, ABD’de Clinton Küresel Girişimi Toplantısı çerçevesinde düzenlenen ''Küresel Çok Etnikli Toplumun İnşası'' adlı panelde, eski İrlanda Cumhurbaşkanı Mary Robinson'un Kürtlerin durumuna ilişkin sorusuyla karşılaştı. ABD eski başkanı Bill Clinton, Doğu Timor Cumhurbaşkanı Jose Ramos Horta ve Hırvatistan Cumhurbaşkanı Stjepan Mesic ile ABD’li ünlü medya patronu Rupert Murdoch’un da katıldığı toplantıyı, yöneten İrlanda Cumhurbaşkanı, Erdoğan’a "Türkiye'de büyük bir Kürt azınlığı var. Kürtçe ülkenizde geçmişte yasaklanmıştı ama şimdi değil. Bu da ulusal uzlaşmaya yardımcı oluyor. Bu konuda görüşleriniz nedir?" diye sordu. Yine konu hakkında inkarcı ve gerçekleri saptıran bir dil kullanan Türkiye başbakanı ise soruya karşılık şunları söyledi: ERDOĞAN: TÜRKİYE’DE KÜRTLER HİÇ AZINLIK OLMADI ''Bir şeyi düzelterek sözlerime başlamak istiyorum. Bunlardan bir tanesi Türkiye'de Kürt orijinli vatandaşlarımız azınlık hukukuna tabi değildir. Onlar, bir bütünün parçalarıdır. Hiçbir zaman Kürt orijinli vatandaşlarımız azınlık olmamıştır. Bunu şöyle bir ayırmakta fayda var. AB ile müzakere sürecinde olan bir Türkiye olarak azınlık hukuku farklıdır ama bütün değerlendirilmesi şu ana kadar Türkiye'de resmi dil Türkçedir. Şu anda da resmi dilimiz Türkçedir. Fakat Kürtçe gerek kullanımda gerek yayında gerekse Kürt orijinli vatandaşlarımızın, Kürt vatandaşlarımızın kendi hayatlarında kullanabilecekleri, öğrenmeye yönelik rahatlıkla kurslar açabilecekleri bir döneme girdik ve bununla ilgili anayasal değişiklikleri yaptık. Kopenhag Siyasi Kriteleri süreci içerisinde attığımız adımlardır. Şu anda bunun uygulaması vardır. Yani televizyonlarda yayın yapabiliyor, bunun yanında kurslar olabiliyor. Herhangi bir eğlence programı, bilboardlarda vesaire bu tür yayınlarını rahatlıkla yapabiliyorlar. Bu süreç başlamış vaziyette. Burada herhangi bir mani söz konusu değil. Bunu özellikle anlatmakta fayda görüyorum. Türkiye'de biz çok etnili bir toplumuz. Vatandaşlık noktasında durum farklı. Farklılıkları zenginlik olan gören bir ülkeyiz. Olaya böyle yaklaşıyoruz.'' Erdoğan, bu konuda kültürün en önemli başlıklarından bir tanesinin dil olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Ve bu dil bizim de zenginliğimizin en önemli yanı... Ama dili ülkede birliğin beraberliğin bütünlüğün bir aracı olarak değerlendirirsek, inanıyorum ki, o zaman halkın devletle iletişiminde de çok önemli bir unsur olacaktır. Aksi takdirde devletle iletişimde de halk, birey sıkıntılar çekebilir. Bundan dolayı da biz şu ana kadar resmi dilin Türkçe olmasından herhangi bir sıkıntı çekmedik. Şu anda resmi dil Türkçe... Ama dediğim gibi kullanımda, yayında kendi aralarında ana dillerini konuşmada, öğrenmede, kurslar açmada böyle bir sıkıntı yoktur. Anayasal zemini oluşmuştur.'' İRLANDA ESKİ CUMHURBAŞKANI: ERDOĞAN GÜRCÜ KÖKENLİ Bu arada toplantıyı yöneten İrlanda eski cumhurbaşkanı Mary Robinson, Kürtlere ilişkin soruyu sorduğu Türkiye Başbakanı Erdoğan'ı tanıtırken yaptığı kısa konuşmada, ''Küresel Çok Etnikli Toplumun İnşası'' adlı panele ''kökenlerinde Gürcülük olan Başbakan Erdoğan'ın'' da katılmasının hoş bir tesadüf olduğunu belirtmesi dikkat çekti.
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
0 Yorum:
Post a Comment