Kandil’in diyeti İran üssü MEHMET YAMAN -ANF Kandil bombalamasındaki ABD desteğinin nedeni açıklık kazanıyor. Güney Kürdistan’da, ABD ve İsrailli 7 kişilik uzman ekibin görev aldığı ve İran’ı hedefleyen bir üs kuruldu. Üssün bir benzerinin Hakkari-Yüksekova bölgesinde kurulması için de düğmeye basıldı. Sıkı güvenlik önlemlerin alındığı üssü ilk kez ANF görüntüledi. Uzun zamandır PKK’ye karşı mücadelede Türkiye’ye destek olmayan ABD tarafından son dönemde Kandil’in bombalanması için neden Türkiye’ye destek sağlandığı netleşiyor. ABD’nin, Güney Kürdistan Federal yönetimi ve Türkiye ile anlaşarak İran’ı hedefleyen yeni bir askeri stratejik üs kurduğu ortaya çıktı. Edinilen bilgilere göre yeni uydu sistemleri ve güçlü radar alıcılarıyla desteklenen üssün kurulumu da Türkiye üzerinden sağlanan destekle gerçekleştiriliyor. Bu çerçevede üssün gereçlerini Türkiye üzerinden Güney Kürdistan’a taşıyan ABD’nin, üssün kurulumu için 7 kişilik bir uzman ekip görevlendirdiği öğrenildi. Güney Kürdistan’ın Diyana (Soran) bölgesinde olduğu öğrenilen üsteki söz konusu ekibin, uydu ve radar sisteminin bağlantıları ile teknik organizasyonunu gerçekleştirdikleri öğrenildi. Benzer bir üssü Hakkari-Yüksekova bölgesinde kurmak için ikinci bir ekibin Türkiye’nin onayı ile Kuzey Kürdistan’da çalışmalara başlandığı belirtildi. KOREK DAĞI’NDA ÖZEL ÖNLEMLER ALINDI Devrik Irak rejimi’nin yanı sıra Güney Kürdistan yönetimi ve Irak’taki ABD’li kuvvetlerle birlikte uzun süre çalışmış olan bir askeri uzman, üslerle ilgili gelişmeler konusunda ANF’ye bilgi verdi. Selahaddin’deki Kürt Özel Güvenlik Güçleri eğitiminde de kritik görevler üstlenen uzmanın verdiği bilgilere göre Güney Kürdistan’daki üs, Diyana (soran) kasabasının stratejik öneme sahip olan Korek Dağı’nda kuruluyor. Üssün kuruluş çalışmaları başlamadan önce bölgeye giriş çıkışlar da yasaklandı. Bu süreçte üs için teknik araç gerecin taşındığı Korek Dağı’na, ABD ve İsrailli uzmanlar ile onlara destek sağlayan özel ekipler dışında kimse alınmıyor. Üs alanının çevresine ise ABD tarafından özel eğitim verilen yaklaşık bin 500 kişilik kırmızı bereli peşmerge gücü konuşlandırıldı. ABD’nin Irak’a müdahalesinden önce de Türk MİT’i buraya konuşlanarak Kandil, Lolan gibi bölgelerde gerillanın iletişimini dinleyerek istihbarat topluyordu. Çalışmalar kapsamında Sepelke alanı da bu üsler için kullanılıyor ve ABD tarafından her iki alanda da helikopter pistleri kuruldu. İstihbarat kaynaklarına göre henüz teknik cihazların yerleştirilmesi aşamasında olmasa bile, benzer çalışmalar Türkiye tarafındaki İran’a yakın sınır bölgelerinde de yürütülüyor. İSRAİL VE ABD MEDYASI SİNYAL VERDİ Bir İsrail gazetesi ABD’nin İran sınırına birkaç km uzaklıkta bir üs kurduğunu belirtmişti. Yine 11 Eylül 2007’de Wall Street Journal Gazetesi, ABD’nin İran sınırına 3-4 km mesafede olacak bir üs kuracağını bildirmişti. Bölgedeki siyasi analizciler, ABD ve İsrail’in, önce PKK üzerinde başlattıkları istihbarat ve keşif çalışmalarının başarıya ulaşması durumunda, aynısının İran üzerinde de farklı biçimlerde uygulanacağını belirtiyorlar. Bu nedenle Türkiye’ye PKK istihbaratı sağlanması ile başlayan sürecin, orta ve uzun vadede önemli stratejik sonuçlar almayı amaçladığı belirtiliyor. Bunun ilk adımlarının ise ABD, İsrail ve Türklerden oluşan yetkililerin atıldığı öğrenildi. Söz konusu buluşma, Hewler ile Selhaddin arasında bulunan Khanzad otelinde gerçekleşti. Burada, Türkiye’nin PKK dosyasına karşın ABD ve İsraillilerin de İran ve Suriye’ye dönük stratejilerini dile getirdiği ve Kandil bölgesinde Türkiye’ye sağlanacak olan istihbarat karşılığında, Türkiye’nin Kürt yönetimine dönük sert açıklamalardan ve tehditlerden vazgeçmesi, İran ve Suriye’yi hedefleyen üs çalışmalarına da katkı vermesi kararlaştırıldı. “ÜSLERİN SAYISI ARTABİLİR” ENDİŞESİ ABD’nin Türkiye’yi İran’a karşı hazırladığı, Kürtleri de bu planın içine sokmaya çalıştığını belirten yetkililer, bu planın, aynı zamanda ABD’yi Irak cephesinde rahatsız eden Kürt-Şii yakınlaşmasına karşı da işletildiğini vurguladılar. Plana dahil olmak istemeyen Kürtlerin ise PKK şahsında Türkiye’ye kurban edilmekle tehdit edildiği belirtiliyor. Bu stratejinin bölgedeki yeni dengeleri oluşturduğunu da dile getiren uzmanlar, Kürt sorununun çözümsüz kalması durumunda bölgedeki ABD-İsrail üslerinin sayılarının artarak devam edeceği endişesini dile getiriyorlar. Yeni üs çalışmalarının ise klasik üslerden farklı olarak iyi bir kamuflaja sahip, küçük ama aktif sonuçlar alabilen teknik düzeyi yüksek üsler olduğuna dikkat çekiliyor.

0 Yorum: