Kürdistan’ın zaferi

Hasan Bildirici Tarih: 28 Eylül 2007 Cuma Üç parçalı Irak ile Türkiye arasında imzalanan anlaşmada “sınır ötesi operasyon”, yani “sıcak takip”e yer verilmedi. Kürdistan yönetimi anlaşma öncesi tavrını net koydu: “Kürdistan sınırlarının ihlali anlamına gelen bir anlaşmayı kabul etmeyiz,” dedi.  Türkiye çok bastırdı, günlerdir bastırıyor; fakat Kürdistan yönetimi, kendi topraklarının hakimi olduğunu gösterdi.  Aslında Irak’ın değil, Kürdistan’nın ana gövdesini gasp etmiş Türkiye’nin bu anlaşmaya ihtiyacı vardı. Türkiye sadece PKK’den çekinmiyor, bağımsızlığa mutlak koşacak olan Güney Kürdistan’nın, eninde sonunda Kuzey Kürdistan ile birleşmesinden korkuyor.  Bu anlaşma ile Türkiye inkarcı ve gaspçı varlığını garanti altına almış mı oldu?  Şam, İran ve ardından Ankara’nın Kürt düşmanı rejimleri çökecek. Bunu iyi biliyorlar, bilmeseler de bunu hissediyorlar. Onun içinde rejimlerini tükenişe götürecek yolları şimdiden tıkamaya çalışıyorlar... Ancak Irak ile imzalanan anlaşma, hiçbir işlevi olmayan “PKK Koordinatörlük birimi”ne çok benziyor. Hatırlayın, Ralston, Başer ve Gül’den ibaret “PKK Koordinatör Kurumu” nasıl heyecan yaratmıştı. Hatta bazı Kürt şahsiyetleri, “Koordinatörlük kurumu oluşturuldu, PKK’nin işi bitiktir,” diyorlardı. Bu anlaşmanın “sınır ötesi operasyon” maddesini içermemesinin zaferi Kürdistan yönetimine aittir. Barzani liderliğindeki Kürt yönetimi, bu kararlılıkla, PKK’li kardeşlerini korumakla kalmamış, Güney Kürdistan sınırlarının Türk devletine kapalı olduğunu Türk muhataplarına açıkça imzalatmıştır. Türk devleti buna rağmen, bu anlaşmayı ihlal edip Güney Kürdistan’ı işgale kalkabilir mi? Üçüncü Dünya savaşını başlatma koşulu ile işgale kalkabilir evet. Sonra da Yemen türküsü söyler...  Kürdistan’nın bir başka zaferi de, ABD Senatosunun Kürdistan’ı resmen tanıması ve Irak’ın üçe bölünmesini kabul etmesidir. Gerçi Beyaz Saray Irak’ın bölünme planını şimdilik reddetti ama Senatonun onayladığı bu planı geleceğin muhtemel Amerika Başkanı Hilary Clinton destekliyor. Zaten Hilary Clinton ne zamandır ABD birliklerinin Irak’tan çekilmesi gerektiğini söylüyor.  Bush’tan sonra ABD başkanlığına Demokrat Parti adayı Clinton seçilirse, kendi deyimleriyle çok azı Güney Kürdistan’da kalacak olan ABD birlikleri tümden Irak’tan çekilecek. ABD çekilince birleşik Irak bitecek. Birleşik Irak bitince de, Birleşmiş Milletlere üç yeni devlet üye olacak... Şiiistan, Suniistan ve Kürdistan...  Şiiistan’nın destekçisi çok, en başta İran... Suriye... Lübnan Hizbullahı... Suniistan’ın destekçisi de çok ... Bütün bir Arap devletleri... İslam’ın yetim çocuğu Kürtlerin İslam alemi ve devletleri içinde dostu yok, aksine tüm İslam devletleri Kürde düşman... Fars, Arap ve Türk’ün Kürt düşmanlığından dolayı, Güney Kürdistan’ı uzun bir süre daha ABD ve Batı koruyacak... Korumak zorundalar. Çünkü Ortadoğu da Kürtlerin yenilgisi ABD’nin yenilgisi anlamına gelir...  Bir tartışmanın peşinen önünü kapatmak gerekiyor.  Fars, Arap ve Türk İslam faşizmi Kürtlere düşman olduğu için Kürtler ABD ile müttefik halinde... ABD, Soğuk Savaş döneminin tüm kirli ilişkileriyle kilitlenmiş Suriye rejimi ile bir ölçüde İslam radikalizmin beyni olan İran rejimlerini çözmedikçe Ortadoğu’da tutunamaz ve kalıcı bir düzen kuramaz.  ABD’nin Bush liderliğindeki savaş yönetimi bu nedenle Suriye ve İran rejimlerini hedef almış görünüyor. Bu iki rejimin de iç edilmiş birer Kürdistan'ı var...  Nasıl ki doğanın bir diyalektiği varsa, savaşların ve hakimiyet kavgalarının da bir diyalektiği vardır. Bu diyalektik şunu söyler: Güçlüysen, bir numaraysan, sonuna kadar gitmek zorundasın... Yoksa erkenden yarı yolda kalır, kendi uygarlığının çöküntüsüne tanıklık edersin...  ABD’nin durumu bu. Bir yönetimi dağıtır, arkadan gelen diğer yönetimi toparlar...  Zafer çanları dört parçada Kürtler için çalıyor. Bunu abartmadan söylemek gerekiyor. Amca oğullarının evleri arasından geçirilmiş dandik sınırların acısını biz çektik. Zulmünü biz gördük...  Ciğerleri ırk devletlerinin namlularıyla dağıtılmış acılı atalarının kanlı gömleklerinin asılı olduğu sınır boylarını çiğneyip geçecek olan geleceğin özgür Kürt nesilleri, oralarda piknik yapıp, özgürlük şarkıları söyleyecekler...

0 Yorum: