İran Yüksek Mahkemesi “casuslukla” suçladığı Kürt gazeteci Adnan Hasanpur ‘un idamına onay verdi. TAHRAN (10.11.2007)- İran Yüksek Mahkemesi “casuslukla” suçladığı Kürt gazeteci Adnan Hasanpur ‘un idamına onay verdi. Hasanpur ile birlikte 16 Temmuz’da idam cezasına çarptırılan Hiwa Botimar’ın cezası ise iptal edildi. Adnan Hasanpur’un avukarı Salih Nikbaht, “Adnan Hasanpur hakkındaki idam cezası Yüksek Mahkeme tarafından onandı” dedi. Hasanpur, “casusluk” suçlamasının yanı sıra “askeri alanlara ilişkin bilgileri ifşa etmek” ve “Amerikan Dışişleri Bakanlığı’ndan bir kişi ile ilişkiye geçmek”le suçlanıyor. İran’da tutuklanan gazetecilerin çoğu benzer iddialarla suçlanıyor. İran’a göre bu suçlar Hasanpur’u “Allah’ın düşmanı” yapıyor ve mahkeme de idam cezasına bunu gerekçe gösteriyor. Avukat Nikbaht bu değerlendirmeye tepki göstererek müvekkilinin kurtulması için mücadeleye devam edeceğini söyledi. Nikbaht ayrıca Hasanpur ile birlikte idam cezası alan diğer Kürt gazeteci Hiwa Botimar’ın cezasının ise Yüksek Mahkeme tarafından iptal edildiğini duyurdu. Botimar’ın Doğu Kürdistan’daki Meriwan mahkemesinde yeniden yargılanması gerekiyor. 27 yaşındaki Adnan Hasanpur ve 29 yaşındaki Abdulvahid Hiwa Botimar, 16 Temmuz günü Doğu Kürdistan’da Meriwan Mahkemesi tarafından idam cezasına çarptırıldı. Her iki gazeteci de Ağustos 2005’te kapatılan haftalık Aso gazetesine çalışıyordu. Adnan Hasanpur, aynı zamanda, Prag’da yayın yapan Voice of America veya Radio Farda gibi yabancı basın organlarına çalışıyordu. Kürt kültürel hakları savunucusu Adnan Hasanpur 25 Ocak 2007 tarihinde evine düzenlenen baskınla tutuklanmış Mahabad Cezaevi’ne konulmuştu. Burada Hasanpur’un ailesi ve avukatları ile görüşmesine izin verilmemişti. Meslektaşı Abdulvahid Botimar ise aynı zamanda çevre örgütü Sabzşia’nın aktif üyesiydi. Botimar, 25 Aralık 2006’da tutuklandı. Her iki gazeteci idam cezalarının infazı için 18 Temmuz günü Sine Cezaevi’ne götürüldü. İran rejimi her iki gazetecinin mesleklerinden ötürü değil, İslam Cumhuriyeti’ne eline silah almaktan yargılandığını savunuyor. Oysa Avukat Nikbaht, Hasanpur’un İslam Cumhuriyet’ine muhalif hareketler içinde gerçekten yer aldığına dair hiçbir eyleminin olmadığını kaydediyor. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) ise Hasanpur ve Botimar’ın Aso gazetesine çalıştığı ve İran Kürdistan’ındaki çok hassas sorunları işlediğine dikkat çekiyor. Her iki gazetecinin serbest bırakılması için başta RSF, Af Örgütü ve Uluslar arası PEN olmak üzere çok sayıda kampanya başlatıldı. RSF’ye göre bugün halen İran’da 10 gazeteci cezaevinde bulunuyor. Bu da İran’ı gazeteciler açısında Ortadoğu’nun en büyük cezaevi yapıyor. İran’ın, gazeteci tutuklama ve sansür alanlarında dünyanın en kötü ülkelerinden biri olduğunu belirten RSF, bu ülkede son bir yıl içinde 80’e yakın gazetecinin göz altına alındığını, en az 20 basın kuruluşuna da sansür uygulandığını bildirdi

0 Yorum: