Can Dündar ; “Atatürk’ün Kürtlere federasyon önerisi vardır.”

London School of Economics'te (LSE) düzenlenen, “Türkiye'de artan milliyetçilik” konulu panel konuşan gazeteci Can Dündar, “Bu gün “Ne mutlu Türküm diyene” yazısının ülkenin dört bir dağına yazılması beni de rahatsız ediyor, çünkü “Ne mutlu Türküm” demeyen insanlar var bu ülkede. Ve bunun baskıyla söyletildiği yerlerde bunun bir zulüm aracına dönüştüğünü de biliyoruz.” Dedi. İngiltere'de, 6 Şubat Çarşamba günü saat 18’de LSE'de düzenlenen panele, Can Dündar, Birkbeck Üniversitesi Sosyoloji bölümünden Prof. Sami Zubaida ve Anglia Ruskin Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Welat Zeydanlıoğlu da katıldı. Paneli LSE öğretim üyelerinden Türk Araştırmaları Bölüm Başkanı Prof. Şevket Pamuk yönetti. Dr. Zeydanlıoğlu milliyetçiliğin tarihsel kökenlerini değerlendirdi ve bunun “Kurtleri” nasil etkilediğini anlattı. Prof. Sami Zubaida ise." Türkiye'deki en önemli sorunun `Kürt sorunu', din farklılıklarının reddedilmesi' olduğunu öne sürerken, Osmanlı'nın çöküşünden sonra kurulan yeni Türkiye'nin Kürtler'i `kardeş' gördüğü ortamdan birden onları `Dağ Türkleri' olarak tanımlamaya başladığını sorunun kaynağının “Kürt kimliğinin tanınmaması" olduğunu belirtti. Zubaida son olarak “Kürt sorunu çözülmezse açıkçası ne olur bilemeyiz." dedi. Ağırlıklı olarak Kürt meselesinin ve güncel gelişmelerin değerlendirildiği panelde Can Dündar’ın Mustafa Kemal’e yönelik belirlemeleri dikkat çekti. Dündar şöyle dedi;“Mustafa Kemal Atatürk’ün Kürtlere federasyon önerisi vardır. Kürtlere federasyon isteyen de M.Kemal’di. Lenin’e “yoldaşım” diye mektup yazan da. Meclis açılırken ellerini açıp dua ederken fotoğraf çektirip bu fotoğrafı Anadolu’ya dağıttıran da. Buradan çok sayıda Mustafa Kemal portresi çıkarabiliriz ve her birinden farklı sonuçlara gidebiliriz yani Mustafa Kemal’in çok inançlı bir Müslüman olduğunu, Mustafa Kemal’in Kürtlerin federasyonundan yana olduğunu, Mustafa Kemal’in bir komünist olduğunu söyleyebiliriz. Ama sunu biliyoruz ki M.Kemal bunların hiçbiri değildi. Mustafa Kemal bir pragmatistti. Bu gün “Ne mutlu Türküm diyene” yazısının ülkenin dört bir dağına yazılması beni de rahatsız ediyor, çünkü “Ne mutlu Türküm” demeyen insanlar var bu ülkede. Ve bunun baskıyla söyletildiği yerlerde bunun bir zulüm aracına dönüştüğünü de biliyoruz.” Panelin Soru-cevap bölümüne gelindiğinde özellikle Can Dündar `soru yağmuruna' tutuldu. Bir PKK sempatizanının ayağa kalkıp "Aydınlarımız Türkiye'de yapıcı çözüm önerileri sunmuyor. Sayın Abdullah Öcalan ise bir öneri sunuyor" demesi üzerine ülkücü gençler “Sayın diyemezsin” deyince, PKK’liler kafanıza vura vura size de söyleteceğiz diye bağırıp “Biji Apo” diye slogan atmaya başladılar. Konuşmacıya müdahale etmek isteyen dinleyiciler, salonun her bir köşesinden ayağa kalkan PKK yandaşlarının sloganları ve zafer işaretleri ile karşılaştı. Karşılıklı bağırmaların duyulduğu sırada Can Dündar ve diğer panelistler, yerlerinde kalarak sakinliklerini korudu. Türkiye'de artan milliyetçilik ile ilgili panelde yaşanan gerginlik, konuşmanın yarıda kesilmesi ve salonun boşaltılması ile son buldu.

0 Yorum: