Talabani haberindeki manipülasyon

 Hakan Albayrak/Yeni Şafak İnternet haberciliğindeki 'işleyiş' genelde şöyledir: Bilgilenmek veya haberdar olmak için haberin başlığına bakmanın yeterli olduğunu zanneden 'okuyucu', haberin muhtevasıyla alâkaya çay demleten sansasyonel bir başlıkla yanıltılır, kandırılır ve yanlış yönlendirilir. Haber sitelerinin genelde “enformatik cehalet”i büyütmekten başka bir şeye yaramadığını söylersek belki biraz haksızlık etmiş oluruz, ama çok da haksızlık etmiş olmayız! * * * Bir sitede şöyle bir başlık çarptı gözüme: “Talabani, Büyükanıt'a rest çekti” Başka bir site de 'olay'ı “Talabani'den cüretkâr açıklamalar” diye vermiş. 'Olay' ne? Kürdistan Yurtseverler Birliği lideri ve Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani, “Büyükanıt ayağını denk almazsa Türk Silahlı Kuvvetleri'nin tepesine bineriz” filan mı dedi? Birbirinden kışkırtıcı başlıklarla sunulan haberi dikkatle okuyalım: “Türkiye'nin aleyhine ortaya attığı garip iddialarla tepki çeken Irak Devlet Başkanı Celal Talabani, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'a meydan okudu. Talabani, Dokan kasabasında, ABD'nin Irak Büyükelçisi Ryan Crocker, Irak Bölgesel Kürt Hükümeti Başbakanı Neçirvan Barzani ve El-Irakiye Bloku Başkanı İyad Allavi'nin katıldığı zirve toplantısı sonrası bir basın toplantısı düzenledi. Kendisine bağlı internet sitesi Pukmedia'nın haberine göre Talabani, bir gazetecinin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt'ın, 'Ben Talabani'nin internet sitesini ciddiye alır mıyım? Onlar terörist. Ben bir asker olarak teröristleri muhatap almam' sözlerinin hatırlatılması üzerine, 'Ben böyle bir haber duymadım. Eğer böyle bir şey söylemişse yanıt vereceğim' dedi.” Hepsi bu mu? Hepsi bu! Talabani, 'Ben böyle bir haber duymadım. Eğer öyle bir şey söylemişse yanıt vereceğim' demiş… “Büyükanıt'a rest” ve “cüretkâr açıklamalar” hikayesi bundan ibaret. Müthiş bir manipülasyon örneğiyle karşı karşıyayız. Müthiş bir sorumsuzluk, müthiş bir densizlik… Akıl sağlığını korumak için internet haberciliğinden uzak durduğunu söyleyen aziz dostum Atilla Kutlutaş'a hak vermemek elde mi? * * * Malum medya, adı üstünde, malum. O medyanın internetteki uzantıları da elbette çatışmaları körükleyici bir rol oynayacaklardır. Peki bizimkilere ne oluyor? Talabani ve Barzani ile ilgili haberleri -'uysa da uymasa da' mantığıyla- mutlaka fitneyi, düşmanlığı, kin ve nefreti besleyecek başlılarla sunmayı şiar edinen sorumsuz sansasyon manyaklarının dümen suyunda gitmeyi kendilerine nasıl yakıştırıyorlar? Yukarıdaki haber başlıkları maalesef bizim cenahın sitelerinden... Yapmayın arkadaşlar!

0 Yorum: