Büyük tezgah
Güngören patlamasıyla ilgili gözaltına alınanların PKK üyesi olduğu yönündeki açıklamaların yalan olduğu ortaya çıktı. Tutuklanan 8 kişinin PKK ve olayla herhangi bir bağlantıları bulunmadı
Asılsız iddialar
Güngören'de 18 kişinin ölümüyle sonuçlanan patlamayla sonrasında tutuklanan 8 kişiyle ilgili İçişleri Bakanlığı'nın, Emniyet yetkililerinin ve basının gerçekleri açıklamadığı ortaya çıktı. Tutuklanan 8 kişinin PKK'li olduğu, olay yerine bombayı bıraktığı ileri sürülen H. T'nin Kandil'de eğitim gördüğü ve suçunu itiraf ettiği yönündeki bilgilerin büyük bir yalandan ibaret olduğu böylece netleşmiş oldu.
İşte gerçekler
'Bombacı' olarak gösterilen H.T'nin poliste susma hakkını kullandığı, savcılıkta ise olayla ilgisinin bulunmadığını söylediği belirlendi. H.T'nin 8 yıldır sigortalı olarak bir şirkette çalıştığı ortaya çıktı. Polisin olayın failine ait olduğu belirtilen bir fotoğrafı tutuklananlara gösterdiği ve bağlantılarını sorduğu öğrenildi. Ayrıca 8 kişi, 'örgüt üyeliğinden' değil, 'yardım etmekten' tutuklandı.
Güngören'de büyük yalan
İstanbul Güngören'de meydana gelen ve 18 kişinin ölümüyle sonuçlanan patlamayla ilgili önceki gün tutuklanan 8 kişiyle ilgili İçişleri Bakanlığı'nın, Emniyet yetkililerinin ve Türk basınının gerçekleri gizlediği ortaya çıktı. Tutuklanan 8 kişinin PKK'li olduğu, olay yerine bombayı bıraktığı ileri sürülen H.T'nin Kandil'de eğitim gördüğü ve suçunu itiraf ettiği yönündeki bütün bilgilerin doğru olmadığı açığa çıktı.
İstanbul Güngören'de 26 Temmuz akşam saatlerinde düzenlenen iki saldırıyla ilgili önceki gün tutuklanan 8 kişinin saldırıyla ilgilisi kanıtlanmadı. 8 kişi, olay sonrasında gözaltına alındıktan sonra çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken, konuya ilişkin İçişleri Bakanı Beşir Atalay tarafından yapılan açıklamaların ve dün birçok basın-yayın organında yer alan haberlerin gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı. Atalay, 'saldırının bölücü terör örgütü tarafından yapıldığını' ileri sürerek, 'Patlamanın faillerini bulduk' demişti. PKK reddetmesine ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Ergenekon davasını kastederek, 'Saldırının zamanlaması failleri ele veriyor' şeklindeki açıklamasına rağmen, saldırıyı ısrarla PKK'nin üstüne yıkmaşa çalışan basın-yayın kuruluşları da 'Güngören bombacısı PKK'lı çıktı' haberini kullandı. Ayrıca 'bombaların H. T. tarafından olay yerine bırakıldığı, patlamayı olay yerinde izledikleri, talimatı PKK yöneticilerinden aldıkları ve Kandil'de eğitim gördükleri' ileri sürüldü.
Bütün bu bilgilerin gerçeği yansıtmadığı ortaya çıkarken, tutuklanan kişilerin avukatları aracılığıyla basın-yayın kuruluşlarına tekzip metni göndereceği öğrenildi. Ayrıca Türk basınında 8 kişinin 'terör örgütü üyesi' suçlamasıyla tutuklandığı iddia edilirken, bu bilginin de gerçeği yansıtmadığı, sözkonusu kişilerin 'örgüte yardım ve yataklık' iddiasıyla tutuklandıkları açığa çıktı.
Bombacı olarak gösterilen H.T'nin iddia edildiği gibi PKK'yle hiçbir bağlantısı bulunmazken, H.T'nin 8 yıldan bu yana sigortalı olarak bir şirkette çalıştığı, bu süre içinde yurtdışına çıkmadığı belirlendi. Böylece H.T'nin Kandil'de eğitim gördüğü ve yakın bir süre önce de Türkiye'ye giriş yaptığı yönündeki bilgiler de yalan çıkmış oldu.
Emniyet kaynaklarından alınan bilgiye göre, polis sorgusunda olayla bağlantısı olduğunu itiraf ettiği yönündeki iddialara karşın H.T, susma hakkını kullandı ve savcılık ifadesinde de olayla bir bağlantısının bulunmadığını söyledi. Ayrıca polisin sorgu sırasında saldırının faili olarak başka birisinin fotoğraflarını gözaltına alınan 8 kişiye gösterdiği ve tanıyıp tanımadıklarını sorduğu kaydedildi. Polisin 'Fotoğraftaki şahsı evinizde sakladığınız iddia ediliyor' suçlamasının tutuklanan kişilerce reddedildiği öğrenildi. Bu arada dosyaya gizlilik kararı getirildiği belirtildi.
Ortaya çıkan bu duruma karşılık gözler İçişleri Bakanı Beşir Atalay'a çevrildi. Atalay, 'Kesin tespitler ve güçlü delillerle tereddüte yer bırakılmayacak şekilde olay aydınlatılmış ve faillerin büyük bölümü yakalanmıştır. Olayın kısa sürede aydınlatılması, faillerinin tespit edilmesi, yakalanması ve bunların cezalarını çekecek olmasıdır. Bu, kanlı, bölücü terör örgütünün acımasız insanlık dışı bir eylemidir. Olayda çok pay sahibi var. Gözetleyen, yataklık eden, fiilen yardım eden, bomba düzeneği hazırlayan çok kişi var' açıklamasında bulunmuştu. İSTANBUL - DİHA
FIRAT ÇAĞIN
'Güngören'in sorumluları kontr-gerilladır'
Devlet yetkililerinin ve medyanın ısrarla PKK'nin üzerine yıkmaya çalıştığı Güngören katliamına tepkileri sürüyor. DTP, EHP, SDP, Halk Cephesi, KESK İstanbul Şubeler Platformu, DİSK Limter İş, Sine Sen'in de aralarında bulunduğu çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütü Güngören'de meydana gelen ve 18 kişinin ölümüne neden olan patlamayı protesto etti. İstanbul Beyoğlu Tünel'de dün biraraya gelen yaklaşık bin 500 kişi İstiklal Caddesi'nde yürüyüş yaptı. Yürüyüş boyunca 'Bu pisliği devrim temizler' yazılı pankart ve 'Şemdinli'nin hamisi Yaşar Büyükanıt da yargılansın', 'Kontr-gerilla 77'de Taksim'deydi', 'Kenan Evren ve diğer cuntacılar yargılansın', 'Emperyalizme, AKP'ye, kontr-gerillaya karşı yürüyoruz' yazılı dövizler taşınırken, sık sık 'Bu pisliği devrim temizler', 'Gün gelecek devran dönecek katiller halka hesap verecek', 'Bijî bratiya gelan' sloganları atıldı. DTP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'in de katıldığı yürüyüş sonrasında Galatasaray Lisesi önünde basın açıklaması yapıldı. 20'den fazla kurumun imza attığı açıklamayı ESP Temsilcisi Figen Yüksekdağ yaptı. Yüksekdağ, Maraş'ta, Gazi'de, Beyazıt'ta, Musa Anter'de, Savaş Buldan'da faillerin kontr-gerilla olduğunu bildiklerini belirterek, 'Kontr-gerillanın kanlı elleri bu kez Güngören'e uzandı' dedi. Saldırının sorumluğunun PKK'nin üzerine atılmak istendiğini belirten Yüksekdağ, bunun bir hedef saptırma olduğunu söyledi. Katliamın görüntüleri ile birlikte Kürt halkına düşmanlığın kışkırtıldığını ifade eden Yüksekdağ, aynı gün Kerkük'te meydana gelen patlamayı hatırlatarak, '36 Kürt emekçi can verirken Güngören'de patlayan bombanın bedeli de Kürt halkına yıkılmaya çalışıldı. Hükümet ve Genelkurmay katliamın sorumluları Kandil'deymiş gibi hızla bir sınırötesi askeri harek�t daha başlattı. Oysa biz Güngören katliamının sorumlularını biliyoruz. Katliamın faili ara bir ucunu gösteren kontr-gerilla düzenidir. Kontr-gerilla gerçeğini örten kandan, yalandan ve çamurdan sıva döküldü' diye konuştu. Eylem boyunca polisin İstiklal Caddesi'nde aldığı geniş güvenlik önlemleri dikkat çekti. İSTANBUL / DİHA
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
0 Yorum:
Post a Comment