Talabani: PKK, İran Kürdlerinin uyguladığı taktiği örnek alsın

eleftherotipia_logo 23.Sosyalist Enternasyonal Kongresine katılmak üzere Atina'ya geldi. Talabani, Kongre çerçevesinde bütün dünyadan siyasi liderlerle ve yurt dışındaki Kürdlerle görüştü. Kürd gazeteci Cemil Turan ile birlikte Talabani ile görüşmeyi beklerken, Kürd mücadeleciler bize Yunanistan'ın eski Başbakanı Andreas Papandreu'nun faaliyetlerinden ve geleneksel Yunan-Arap dostluğundan söz ettiler.Orta Doğu'nun eski liderlerinden Talabani, rüyasını gerçekleştirmek için 60 yıl savaş verdi ve bugün, peşmerge gerillası Bağdat'ta Cumhurbaşkanlığı sandalyesinde oturuyor.
Talabani bizi gülümseme ve sıcak bir tokalaşmayla karşıladıktan sonra çayla ağırladı. Amerikalıların Irak'ı terk etmelerindeki sürecin zorluklarından, Obama ile McCain'in Irak konusundaki anlaşmazlıklarından, Türkiye'deki ve İran'daki krizden ve PKK hakkındaki fikirlerini açıkça ortaya koydu.

 
ZİRGANOS: Sayın Talabani, bugün Irak'taki durum nedir?

jalal_talabani_thumbnail


- Irak'taki durum artık düzelmeye başlıyor. Hükümetimiz ve Başbakan Maliki kısa süre önce milis güçler ve teröristler karşısında önemli zaferler elde ettik. Başbakan Maliki ikinci büyük şehrimiz Basra'yı milis muhafızlarının kontrolünden kurtardı. Bu şehir şimdi istikrar içinde ve sakin, vatandaşlar da demokratik haklara sahipler. Ayrıca, Basra en büyük ihracat limanımız olduğu için, bu gelişme petrol kaçakçılığını da önledi.Halihazırda, üretim günde yüz bin varil oranında arttı.Ayrıca Bağdat'taki güvenlik de arttı.Cinayetlerin sayısı azaldı, sokaklardaki yaşam giderek normale dönüyor, mağazalar bütün gün açık kalmaya başladı, vatandaşlar gece geç saate kadar dışarıda kalabiliyor, okullar, hastaneler ve üniversiteler artık ikna edici normal ölçülerde çalışıyor. Bugün büyük şehirlerdeki durum tabii ki daha iyi. Şu anda el Kaide önemli yaralar almış, oldukça zayıflamış ve Şiiler ile Sünniler arasında savaş yaratma planı başarısızlığa uğramış durumda. Şimdi, Şiiler ile Sünniler arasındaki barış süreci normal bir şekilde ilerliyor, sivil toplum oluşuyor, siyasi partiler ve dini liderler de bu yönde yardımcı oluyorlar. Bu, Irak için büyük bir başarıdır.Yeni bir sayfa açılıyor, yeni bir dönem başlıyor ve yeniden yapılanmaya ağırlık verilecek.Halihazırda yüksek bir bütçeye sahibiz ve bu yıl 52 milyar dolarlık bir bütçe ayırarak, büyük bir yeniden yapılanma girişiminde bulunuyoruz. Bağdat'ın Raşit bölgesinde 480 bin yeni dairenin yapılacağı bir yapılanma programı başlatıldı.Bu programla 280 bin yeni iş olanağı sunulacak. Kürdistan'da uzun süredir durum oldukça normal, güvenli, istikrarlı ve günlük yaşam önemli sorunlar olmadan normal bir şekilde akıyor.
Artık,"Bağdat'ın İlkbaharı" olarak adlandırdığım döneme girdik.
ZİRGANOS: ABD Başkanı George Bush ile yeni bir işbirliği çerçevesi hakkında görüştükten sonra Atina'ya geldiniz.
- Irak dışındaki birçok dostumuz ne ülke içindeki gerçek durumu, ne BM'nin konuya ilişkin kararlarını biliyor.Özgür değiliz, birçok kısıtlamaya tabi tutuluyoruz ve birçok taahhüt altındayız. BM ve çok uluslu güç hala birçok yetkilere sahip ve bu, Irak topraklarındaki durumu etkiliyor.Örneğin, çok uluslu güç; tutuklama yapma, hava sahasını ve Irak'ın sınırlarını kontrol etme hakkına sahip.
Bağımlılığımızı sona erdirmeye, ekonomimizin kontrolünü elimize almaya çalışıyoruz. Örneğin, devlet stoklarımız bizim kontrolümüzde değil, BM'nin kontrolünde.Bu hesaptan devletlere, şirketlere ve tüzel kişilere savaş tazminatları ödüyoruz.Çin, Rusya gibi ülkeler ve birçok Avrupa ülkesi taleplerini geri çektiler.Yıl sonuna kadar uluslararası çerçevenin değişmesini istedik. Bu, haklı bir karar değil, çünkü Saddam Hüseyin'e ceza amacıyla uygulandı. Saddam artık yok, ancak cezalar, Saddam'ın kurbanı olan Irak halkına yönelik uygulanmaya devam ediyor.
ZİRGANOS: Obama ve McCain Irak konusunda farklı görüşlere sahipler. Siz ikisinden birini "tercih ediyor" musunuz?
- Hayır. Senatör MacCain ile görüştüm, Senatör Obama'ya ise telefon ettim. Danışmanlarıyla görüştüm ve bana politikalarını anlattılar. Obama bana Irak'a gelmek ve Irak hükümetiyle görüşmek istediğini söyledi. Bizimle müzakere etmeden ve Amerikalı yöneticilerle görüşmeden karar almayacağı yönünde garanti verdi. Amerikan ordusunu Irak'tan çekmeye çalışacak ve bu konuda ona katılıyoruz.Tabii bu her iki tarafın, Amerikan ordusunun ve Irak'ın hazırlayacağı plan temelinde gerçekleşecek. MacCain'in bölgeyle ilgili politikası net. Başkan Bush'un uyguladığı politikayı devam ettiriyor. Ancak ben Obama'nın ve MacCain'in tutumları ve tezleri arasında fazla fark göremedim. Aksine, ideolojik farklılıklarına rağmen, düşünce tarzları ve politikaları birbirlerine çok yakın. Ancak, Obama'nın seçilmesi durumunda Irak'a danışacağından eminim.Obama, Irak'ın önemini biliyor ve bu nedenle, Amerika'nın Irak'ı işgal etmekte acele ettiğini ancak geri çekilmekte acele etmeyeceğini söylüyor. Pratikte bizim tezimiz de budur. Her iki tarafın da Irak-ABD ilişkilerinin önemini bildiklerine inanıyorum, bu yüzden de uygulayacakları politikadan kaygı duymuyorum.
ZİRGANOS: Şu anda Türkiye'de önemli gelişmeler yaşanıyor.Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın partisi AKP'nin kapatılma olasılığı ve bunun Irak-Ankara ilişkilerine olası etkileri sizi kaygılandırıyor mu?
-Irak hükümeti ve halk bu durumdan kaygı duyuyor ve böyle bir şey olursa, bu bir geriye gidiş olacak. AKP bize karşı hep dostça ve net bir politika uyguladı.Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile kısa süre önce görüşüp dostluk ilişkileri anlaşmasının temellerini attık.AKP ile Türkiye-Irak ilişkilerinin dostluk çerçevesinde kalması gerektiği konusunda anlaştık.Türkiye Anayasa Mahkemesi AKP'yi kapatırsa yeni bir parti kurulacak ve bu parti gene oyların çoğunu alacak.
ZİRGANOS:Türkiye'de Anayasa Mahkemesi Kürd partisini de yasaklamak istiyor.
- İlk kez olmuyor.Geçmişte defalarca birçok Kürdpartisi kapatılmıştı, tekrar kuruldu. Bu Türkiye için iyi değil. Elbette iç işlerine müdahale etmek istemiyoruz, aynı şekilde de Türkiye'nin bizim iç konularımıza müdahalesini istemiyoruz.Kürdlerin siyasi faaliyetlerini durdurtmakla tek yolun silahlı mücadele olduğunu savunanlara yardımcı oluyorlar. Biz Irak Kürdleri silahlı mücadele döneminin artık geçmişte kaldığına inanıyoruz. Şimdi diyalog zamanı ve mücadele siyasi araçlarla olmalı. Bu partilerin kapatılması ve yasal faaliyetlerinin durdurulması silahlı mücadele taraftarlarını güçlendirecek, bu da Türkiye'nin yararına değil.
ZİRGANOS: Türkiye PKK'nin Irak toprakları içindeki yerlerini bombalıyor. Bu, ilişkilerinizi nasıl etkiliyor?
- Bağdat'taki Irak hükümetinin, hatta Kürdistan hükümetinin de Türk hükümetiyle ilişkileri iyi. Bu bombalamaların arkasında kimlerin olduğunu biliyoruz.Bu arada PKK'ye de faaliyetlerine son vermesi için çağrıda bulunduk, çünkü tutumumuz adil ve samimi olmalı.Bir ülkede bulunan bir grubun başka bir ülkeye karşı faaliyette bulunmasını kimse kabul edemez. Bir örnek verelim;Yunanistan, Arnavutlukta bulunan ve Yunan toprakları içinde savaşan bir gerilla grubunu kabul edebilir mi? Türkiye'deki Kürd kardeşlerimizden defalarca savaşa son vermelerini istedik. Siyasi mücadeleye geçsinler.Bunu yapmazlarsa ülkemizi terk ederek, ülkelerine dönmelerini talep ediyoruz.Türkiye'nin Kürd bölgelerinde Kandil dağından daha çok dağ ve vadi var. Kürdistan-Irak'ta kalacaklar ise, Kürd halkı tarafından seçilmiş yerel hükümete uymaları gerekir.Kürd meclisinin kararlarına ve isteklerine uymalarını, Kürd partilerinin isteğini kabul etmeleri gerekir. Bizi dinlemeyerek,Türkiye'de belirli çevrelere buraya gelmeleri için bahane sağlıyorlar. Bombalamalardan ve şu anda Irak Kürdistanında olanlardan PKK sorumludur.İran Kürdlerinin uyguladığı taktiği örnek alsınlar. İran Kürd partizanlarının kampları Irak Kürdistanında, ancak topraklarımızdan İran'a karşı askeri faaliyette bulunmuyorlar. Topraklarımızda barış içinde yaşıyorlar. PKK’nin de aynısını yapacağını ümit ediyoruz.Bunu onlardan istedik fakat bizi dinlemiyorlar. Bazen af edilirlerse,silahlarını bırakacaklarını söylüyorlar. Bu bizim için bir sorundur.
ZİRGANOS: İran'ın nükleer projesiyle ilgili kriz giderek tırmanıyor. İsrail ile ABD söz konusu tesisleri bombalama olasılığını inkar etmiyor.
- Irak, İran'ın bombalanmasına karşı olduğunu Amerikalılara açıkça söyledi. İran birçok düzeyde ve birçok ortamda tepki gösterecek.İran'ı nükleer tesislerini kapatması yönünde ikna etmek için İran'a karşı şiddet ve başka araçları kullanması Irak, ABD ve Orta Doğu'nun yararına değil. Biz Irak'ta Amerikalılar ile İranlıları diyalog masasına oturtarak, Irak ile ilgili konuları görüşmelerini sağlamak için çaba sarf ediyoruz.Bunu geçmişte iki kez başarmıştık.
ZİRGANOS: 23. Sosyalist Enternasyonal toplantısı için geldiğiniz Atina'ya ne mesajı getirdiniz?
- Papandreu ve PASOK ile çok sıcak ilişkilerimiz var.İyi ilişkilerimiz çok eski, Andreas'ın dönemine dayanıyor. Biz daima dosttuk.Bu da Sosyalist Enternasyonal Kongresi sırasında cuma günü Başkan ile yaptığımız görüşmede bir kez daha doğrulandı. Kendisini Irak'a davet ettim ve davetimiz kabul edildi. Devletlerimiz arasındaki ilişkiler her zaman çok iyi oldu.Yunanistan Cumhurbaşkanı ve Başbakanı ile de görüştüm ve onları da resmen davet ettim ve memnuniyetle kabul ettiler. Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni Erbil'e gelmeye söz verdi ve Yunanistan'ın orada konsolosluk açacağını söyledi. Bizde her türlü kolaylığı ve güvenliği sağlayacağız.Halklarımız arasında sorun hiçbir zaman yok, tam aksine güçlü dostluk ve kardeşlik bağlarımız var.
ZİRGANOS:Oyunu kaybettiğinizden korktuğunuz oldu mu hiç?
-İyimser bir insanım. Sonunda mücadeleyi kazanacağımıza dair ümidimi hiçbir zaman kaybetmedim. Irak-İran savaşından sonra dahi, Saddam'ın bütün ordusu bize karşı iken ve çok zor durumda olduğumuz zamanlarda da diktatörlüğü devirmemiz gereği konusunda her zaman ısrar ettim.Son 60 yıldan buyana -büyük zorluklara rağmen- Irak'ın kurtarılması için mücadele ediyorum. Monarşiye, sömürgeciliğe, İngiliz etkisine, diktatörlüğe karşı demokratik bir Irak için savaştık.Bunu artık başarmış olduğumuza inanıyorum.İktidardan Saddam Hüseyin'i kovduk, Kürdler dahil olmak üzere bütün Iraklıların temsil edildiği seçilmiş bir parlamento kurduk, bütün azınlıkların haklarını güvence altına alan demokratik yöntemlerle kabul edilen yeni bir anayasa yaptık, artık federe bir Irak'ımız var.Rüyalarımızın çoğu gerçekleşti.Bütün bu yıllar boyunca her zaman gerçekçi olmamız gerektiğini söyledim. Kendi kaderini belirleme hakkını kullanman daima parçalama, ayrılma anlamını taşımıyor.
Bağımsızlık, fakat konfederasyon da, özerklik de olabilir.Biz bu hakkımızı demokratik bir Irak çerçevesinde kullanmayı tercih ediyoruz.Küd halkının hedeflerine ulaşmayı başarması için bence en doğru ve gerçekçi yol budur.Halkımızın hakları için mücadele ediyoruz, halkın birliğini güçlendiriyoruz, ulusal barışı, ulusal birliği destekliyoruz, bundan gurur duyuyoruz.İzlediğimiz doğru yol budur. Elbette zorluklarla karşı karşıya geliyoruz.Ancak ilerliyoruz.Kürdistan'a gelirseniz kaydedilen ilerlemeyi göreceksiniz.Irak'ın diğer bölgeleri için de örnek olduk.Ulusal birliği olan, eşitlik ve insan hakları temelinde, kendi yerel hükümeti ve parlamentosu olan federe Kürdistan'ı kurmayı,Kürdler ile Arapların kardeşliğini sağlamayı başardık.Tüm bölge için model oluşturduk.Federe demokratik Irak, istikrara kavuşunca, Orta Doğu ülkeleri ve halkları için,savaşla değil kendi örneğiyle önemli rol oynayacak.
*Nikolas Zirganos/Eleftherotipia gazetesi/7 Temmuz 2008
Hazırlayan: Kaya Vural

0 Yorum: