Emine Ayna: Gözaltıların zamanlaması dikkat çekici

 

img1019vq0DTP Grup Başkanı Emine Ayna, İstanbul Cumhuriyet Savcısı'nın Ergenekon  operasyonu kapsamında 29 Haziran'da yakalama emri vermesine karşın, kararın AKP hakkında sözlü savunmanın yapılacağı güne denk gelmesinin dikkat çekici olduğuna dikkat çekti..

DTP Grup Başkanı Emine Ayna, 'Tam da AKP'nin kapatılma davasında savunmaların yapılacağı gün, birilerine mesaj verir gibi eş zamanlı olarak gözaltıların yaşanması, kamuoyunda kuşku yaratmıştır' derken, bu tarihin tesadüf olamayacağını söyledi.
Partisinin Meclis grup toplantısında konuşan Emine Ayna, sabah saatlerinde Ankara'daki gözaltı furyasına dikkat çekti. Operasyonun zamanlamasına dikkat çeken Ayna, “Bu dört büyük gözaltının AKP kapatma davasında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın yapacağı sözlü açıklama öncesine denk gelmesi dikkat çekiyor. Elbette soruşturma kapsamında sonuna kadar gidilmesi ve operasyonunergenekon1 genişletilmesi önem taşıyor. Türkiye'nin çeteler ve kontrgerilla örgütlenmelerinden tümüyle kurtulması için her türlü siyasi kaygıdan uzak, politik çıkar çatışmalarının bulaşmadığı ciddi bir demokrasi cephesinin güç birliği yapmasına ihtiyaç vardır. Ancak nerdeyse bir yıldan bu yana kesintili bir şekilde yürütülen Ergenekon operasyonundan anlaşıldığı kadarıyla, AKP hükümeti bu operasyonu kendi siyasal programına uygun bir tarzda yürütmektedir” diye konuştu.ergenekon
Birilerine mesaj veriliyor
“Çetelerin üzerine giderken bile kendi partisel hesaplarını önde tutan bu anlayışın Türkiye'ye demokrasi getirmesini beklemek hayalci bir yaklaşımdır” diyen Ayna, “Tam da AKP'nin kapatılma davasında savunmaların yapılacağı gün, birilerine mesaj verir gibi eş zamanlı olarak gözaltıların yaşanması, kamuoyunda haklı olarak kuşku yaratmıştır. Günler öncesinden alınmış mahkeme kararının uygulanacağı günün seçiminin tesadüf olduğunu düşünmek mümkün değildir” diye konuştu.
Şu anda göz altında bulunan kişilerle ilgili iddiaların ne olduğu konusunda yeterli bilgiler bulunmadığı için çok fazla değerlendirme yapmayı doğru bulmadıklarını söyleyen Ayna, buna karşın insanların kimliklerinin hiç kimseye suç işleme özgürlüğü tanıyamayacağını söyledi. Ayna, Kontrgerilla faaliyetlerinin ve örgütlenmesinin tümüyle ortaya çıkarılması için konunun takipçisi olacaklarını kaydetti.

Pirsultan-abdal-aniti Haberle iligili Yorum

PİR SULTANLAR YAKMAKLA TÜKENMEZ


Ne yazık ki, ülkemize demokrasi hiç uğramadı. Kurulduğundan bu güne kadar hep Emevi  zihniyeti iktidara hakim olmuştur. Sivas katliamı devlet destekli yobaz maşalar tarafından yapıldığı artık gizlenemiyor…

www.kurdistan-post.org

2 temmuz unutulmadı
37 kişinin yakılarak hayatını kaybettiği Madımak katliamını anan Ayna, Maraş ve Çorum'dan sonra tarihin sayfalarında Sivas katliamı olarak yerini alan 2 Temmuz'un alevi yurttaşların ve demokratik kamuoyunun vicdanında kanayan yara olarak tazeliğini koruduğunu söyledi. Dönemin siyasal sorumlularının Sivas katliamının hesabını vermediğini ve alevi yurttaşlarından özür dilemediğini anımsatan Ayna, bu olayla yüzleşmenin ve karanlık olayları açığa çıkarmanın yolunun sorumlulardan hesap sormaktan geçtiğini ifade etti.madimak_K
Ayna, 'Bunun için de Sivas'ı Çorum'da, Maraş'ta, Susurluk'ta, Şemdinli'de, Ergenekon'da, toplumu hizaya sokmaya çalışan planlarda aramak gerekiyor' diye konuştu. 'Bu ülkenin aydınlık geleceğinden yana olan, demokrasi, barış ve özgürlükleri savunan, halkların kardeşliğine inanan siyasi parti, sivil toplum örgütü, sendika ve diğer demokratik kurumlar olarak gücümüzü demokrasi cephesi etrafında birleştirmeliyiz' çağrısında bulunan Ayna, “Eğer Sivas'ın direniş ruhunu 1 Haziran'la birleştirebilirsek, Türkiye'yi gerçek bir demokrasi ve özgürlükler ülkesine dönüştürecek gücü de yakalamış oluruz” diye konuştu.
TSK'nın gizli planı
Genelkurmay'ın 'kamuoyunu TSK çizgisine çekme'yi hedefleyen planı ile AKP'nin Kürt halkına karşı geliştirdiği planını gündeme getiren Emine Ayna, şu değerlendirmeyi yaptı: 'Kamuoyunu hizaya sokmak için bazen bombaların kullanıldığını bazen de kuyumcu titizliğiyle hazırlanan planların devreye sokuldu. Geçmişte bu tür planlar Milli Güvenlik Kurulu'ndan çıkardı, şimdi doğrudan Genelkurmay bünyesinde oluşturuluyor. Bu tür planların dayanağını her zamanki gibi yine Kürt sorununun çözümsüzlüğü oluşturuyor. Planın gösterdiği bir gerçek daha var o da; statükonun gücünü koruma ve yaşatmanın ötesine geçen, toplumu kuşatma altına alarak yeniden inşa etmeye çalışan bir mantığın olduğu görülüyor. Giderek Türkiye'yi bir faşizm ülkesi, toplumu da milliyetçi, militarist bir topluma dönüştürme projesidir bu.”tanksevkiyattsk
Altında hükümetin imzası bulunan ‘Bölücü Faaliyetlere Yönelik Eylem Planı' siyasi bir takım söylemlerle Bölge halkını kandırmaya çalışan AKP'nin takkesini artık düştüğünü söyleyen Emine Ayna, 'AKP, hakkındaki kapatma davasından en az hasarla kurtulabilmek için ‘Kürt sorununu en iyi ben ezerim' diyerek bu planla kendini ispatlamaya çalışmaktadır' dedi.
AKPM'ye ve Almanya'ya tepki
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin raporuna değinen Emine Ayna, AKPM'nin raporunda AKP hakkındaki kapatma davasına geniş yer verilmesine rağmen DTP davasının görmezden gelinmesinin üzücü olduğunu ifade etti. Ayna, “Avrupa Birliği ne yazık ki, AKP Hükümeti'nin Kürt sorununda izlediği savaş politikasını yeterince görememekte, geçmiş yıllarda çıkartılan kimi demokratikleşme yasalarını da çözüm adımı gibi algılamaktadır. Bu açıdan Avrupa Birliği'nin Kürt sorunu karşısındaki bu tutumunu kaygıyla izliyoruz' eleştirisinde bulundu.AVRUPA TURKIYE KURDISTAN
Ayna, Roj TV'nin faaliyetini yasaklayan Almanya'yı da şu sözlerle eleştirdi: “Bu her şeyden önce haber alma ve haber verme hakkının engellenmesidir. Bu karar Avrupa Birliği'nin özgürlük anlayışıyla çelişmektedir. Kaldı ki bugün Avrupa Birliği'nin Türkiye'den en fazla adım atmasını istediği alanın başında düşünce özgürlüğü geliyor. Bu anlamda yasaklama kararı Türkiye'de düşünce özgürlüğü konusunda direnç gösteren statükonun da elini güçlendirecektir. Umut ediyoruz ki, bu yanlıştan biran önce geri dönülür. Avrupa Birliği'nden beklentimiz, Kürt sorununun çözümünü hızlandıracak demokratik reformların gerçekleştirilmesini teşvik edici rolünü güçlü bir biçimde oynamasıdır.”ANF

0 Yorum: