Berfin...

AHMET ALTAN Ahmet Altan-Taraf

Şakaklara doğru masumca dağılmış kaşları, bakışlarında hüzünle öfkenin karıştığı yeşil gözleri, küs dudakları, yalnız duruşu ile bir çocuğu anımsatıyor bu isim bana, bir de yamaçlara birikmiş karları, dağlardaki mor kayalıkları, ıssız mezraları ve ihanete uğramış insanları anımsatıyor.

Bu ismi duyduğumda ben bir Kürt oluyorum.

Horlanan, hırpalanan, bela yıldırımlarıyla vurulan bir ırkın çocuğuyum.

Kızıldeniz’i yaramayan bir Musa, çarmıhından inemeyen bir İsa, hicret edemeyen bir Muhammed’im.

Çaresizim.

Öfkeliyim.

Yalnızım.

Bu ismi duyduğumda ben bir Kürdüm.

Kardelen çiçeği demek Berfin.

Ben, bu ismi duyduğumda bir türküyüm, bir ağıtım, dağbaşlarında bir kaval sesiyim.

Boynubüküğüm biraz.

Kederliyim.

Hep ihanete uğradım, hep hain ben oldum.

Çocuklarımı öldürdüler, bana katil dediler.

Evi yakılan benim, sürgüne gönderilen benim, oğlunun ölü bedeni akşam vakti bir kağnıyla getirilen benim.

Ne şarkı söylettiler, ne ağlamama izin verdiler.

Ben bir Kürdüm ve hep bir Kürtten başka bir şey olmamı istediler.

Çocuklarıma anamın adını koyamayanım ben.

Berfin, kardelen çiçeği demek.

Ve, ben bu ismi duyduğumda bir Kürt oluyorum.

Gene yasaklamışlar Berfin adını.

Yasalar, hükümet, parlamento, bunlar umurunda bile değil yasakçıların, bir isimden korkup kendi yasalarını çiğniyorlar.

Berfin dedirtmiyorlar çocuklara.

Gizli efendiler onlar, yüzlerini saklıyorlar, kimliklerini gizliyorlar, devletin derinlerinde dolaşıp kendi yasalarına ihanet ediyorlar, çocuklardan korkuyorlar, türkülerden, çiçeklerden, renklerden, isimlerden korkuyorlar.

Benim kanımdan onlar ve beni utandırıyorlar.

Ben onlardan değilim artık.

Ben, çocukların ismini yasaklayanlardan değilim.

Ezenlerden değilim ben.

Ezilenlere katılıyorum.

Berfin dendiğinde ben bir Kürt oluyorum.

Ve, ben isyanı artık Türkler’den bekliyorum.

Kürt çocuklarına Berfin denilmesini yasaklayanlara karşı çıkacak Türkler’in sesini duymak için bekliyorum.

Bir haksızlığa karşı çıkacak benim ırkımdan kimse yok mu?

Çocuğuna annesinin adını koyamamanın kederini ve öfkesini paylaşacak bir Türk yok mu, yok mu benim kanımdan kimse haksızlığa karşı çıkacak?

Yok mu bu suskunluktan utanacak, ezenlerin arasında kendi künyesine rastlamaktan rahatsızlık duyacak biri?

Berfin, kardelen çiçeği demek.

Çocuklara Berfin adının konmasını gene yasaklamışlar.

Kaç yıldır korkuyor bu insanlar bir kardelen çiçeğinden.

Kaç yıldır çocuklardan korkuyorlar.

Berfin adını duyduğumda ben bir Kürt oluyorum.

Kızıldeniz’i yaramayan bir Musa, çarmıhından inemeyen bir İsa, hicret edemeyen bir Muhammed’im.

Ben, dağlarda bir Berfin’im.

Ve korkuyorum, korkusunu gördükçe korkakların.

Öfkeliyim.

Çaresizim.

Yalnızım.

* Ben bu yazıyı beş sene önce yazdım. O zaman da Berfin yasaktı, şimdi de Berfin yasak. Ve ben hâlâ biraz öfkeli, biraz çaresiz ve biraz yalnızım.

Parklara Kürtçe çiçek isimlerinin verilmesi bile yasaklandı

0 Yorum: