Gürcistan, savaşa Türkiye ve ABD tarafından hazırlandı, Türk savaş gemisi Batum`da…

image

image Rizgarî Online/ Gürcistan ordusunun Güney Osetya’ya dün başlattığı saldırıyı yorumlayan İzvestiya gazetesi, Gürcistan’ın savaşa Türkiye ve ABD tarafından hazırlandığını yazdı. Gürcistan ordusunun askeri harekete nasıl hazırlandığı konusuna değinen gazete, Gürcü ordusunun eski SSCB ülkeleri arasında savaşa en hazır orduya sahip olduğunu, bu başarıyı da Batılı dostlarına yani NATO ülkelerine borçlu olduğunu belirtti. Gürcü subayların önemli bir bölümünün Türk ve ABD ordusu tarafından eğitildiğini, ABD tarafından 8 bine yakın Gürcü askerinin eğitimden geçirildiğini kaydeden gazete, Gürcistan’ın yavaş bir şekilde savaşa hazırlandığını kaydetti.

Gürcistan’ın askeri harcamalarının son 4 yıl içerisinde 30 kat arttığını ve yıllık 1 milyar dolara ulaştığının altını çizen İzvestiya, aralarında Türkiye, ABD, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, İsrail, Bosna Hersek, Sırbistan ve Ukrayna’nın Gürcistan’a karşılıksı askeri yardım yaptığını yazdı.

 stop turkish rascism ABD’nin Gürcistan’a karşılıksız olarak 40 milyon dolar Türkiye’nin ise 45 milyon dolar askeri yardım yapacağının belirtildiği haberde ayrıca Türkiye ve diğer ülkeler tarafından Gürcistan’a verilecek askeri teçhizat listesine de yer verildi.

Türkiye: 100 askeri araç, 50 adet PZRK mobil füze rampası, Kılıç ve Doğan savaş gemileri, hava saldırısı bildirme cihazı, 80 adet MP5, 3800 adet el bombası, 10 milyon adet mermi;
Çek Cumhuriyeti: 10 adet L-159 Alca uçağı, 620 ton askeri malzeme;

Bulgaristan: 250 adet anti-tank roketi
Bugüne kadar toplamda NATO ülkeleri tarafından Gürcistan’a 175 tank, 126 zırhlı araç, 67 top, 4 savaş uçağı, 12 helikopter, 8 savaş gemisi verilirken önümüzdeki dönem içerisinde 100 adet zırhlı araç, 20 savaş uçağı(4 adet Miraj 2000), 15 Black Hawk savaş helikopteri ve 10 adet gemi verilmesi öngörülüyor.(Ajanslar)

Türk deniz piyadelerini taşıyan gemi Batum açıklarında

Öte yandan Rus İnterfaks Ajansı da, ”görgü tanıkları”na dayanarak, Batum açıklarında Türk deniz piyadelerini taşıyan bir Türk gemisinin beklediğini duyurdu. Haberi Moskova’dan veren, ancak kaynak olarak Batum’dan telefonda konuştuğu görgü tanıklarını gösteren ajans, haberin ayrıntılarına girmedi. Ajans, aynı görgü tanıklarına dayanarak, Batum’dan Güney Osetya yönüne giden trende NATO’ya ait araçların taşındığını da ileri belirtildi. (Ajanslar)

RO/Cemil Süphan

Gürcistan, savaşa Türkiye ve ABD tarafından hazırlandı, Türk savaş gemisi Batum`da…

İran dilli bir halk olan Osetinler Kürtlerin ırk kardeşleridir

Gürcü subayların üniformaları bile TSK’dan

KARASIN: GÜNEYE OSETYA’DA 2 BİNDEN FAZLA KİŞİ ÖLDÜ

'NATO, ABD ve Türkiye hazırladı'

 

image KAF-FED/"Stalin’in iktidara gelişi ile bu coğrafyadaki sorunlar da başlamıştır. Günümüzde halen devam etmektedir. Gürcü kökenli Stalin, Gürcistan’ın topraklarını genişletmek amacıyla önce Osetya’yı, Güney ve Kuzey olarak ikiye bölmüş ve Güney Osetya’yı Gürcistan topraklarına katmıştır. Bu da yetmemiş, yüzyıllardır bağımsız bir devlet olan Abhazya’yı da, egemenliğini kaldırarak özerk Cumhuriyet statüsüyle Gürcistan’a bağlamıştır."

Değerli Basın Mensupları ve Türkiye Kamuoyuna duyurulur!

Oset halkı binlerce yıldan beri kendi topraklarında yaşıyor.

İddia edildiği gibi başka bir ülkenin topraklarında değil!

Kısaca tarihi geçmişe bakacak olursak şunları görüyoruz:

1917 Ekim Devrimi’nden sonra SSCB oluşturulur iken, Osetya bir bütün olarak Rusya Federasyonu içinde, Abhazya ise egemen bir devlet olarak bu oluşumda yer almıştır.

Stalin’in iktidara gelişi ile bu coğrafyadaki sorunlar da başlamıştır. Günümüzde halen devam etmektedir. Gürcü kökenli Stalin, Gürcistan’ın topraklarını genişletmek amacıyla önce Osetya’yı, Güney ve Kuzey olarak ikiye bölmüş ve Güney Osetya’yı Gürcistan topraklarına katmıştır. Bu da yetmemiş, yüzyıllardır bağımsız bir devlet olan Abhazya’yı da, egemenliğini kaldırarak özerk Cumhuriyet statüsüyle Gürcistan’a bağlamıştır.

Gürcistan yönetimi, SSCB’nin 1990 yılında dağılmasına kadar geçen süreçte Oset ve Abhaz halklarını yok etmek için, acımasız bir asimilasyon politikası uygulamıştır.

SSCB’nin dağılmasını takiben Gürcistan parlamentosu, SSCB öncesi Gürcistan Anayasası’na dönme kararı alarak, bağımsızlığını ilk ilan eden devlet olmuştur. Gürcistan’ın dönmeyi tercih ettiği bu eski anayasa, Gürcistan topraklarına Stalin’in sonradan kattığı Abhazya ve Güney Osetya’yı kapsamıyor, dolayısıyla Gürcistan’ın bağımsızlık kararı onları bağlamıyordu. Bunun üzerine Abhazya parlamentosu da Gürcistan gibi yaparak, SSCB öncesindeki kendi anayasasına dönme kararı aldı ve bağımsızlığını ilan etti. Güney Osetya ise referandum yaparak, halkının güçlü iradesiyle bağımsızlık kararı aldı.

Stalin’in hediyesi olan bu iki bölgenin kendi kaderlerini tayin etme hakkını, Gürcistan gibi bağımsızlıktan yana kullanmasını sindiremeyen Şevardnadze yönetimi, 1991 yılında Güney Osetya, 1992 yılında da Abhazya topraklarını işgal etti. On binin üzerinde insanın hayatını kaybettiği bu işgaller, Kuzey Kafkasya ve diasporalardaki tüm Çerkeslerin yoğun desteği sonucu, Gürcistan’ın hezimeti ile son buldu.

Savaşarak, kan dökerek sorunların çözülemeyeceğini hala anlamayan, geçmişten ders almayan, Amerika’nın okutup, yetiştirip, bir gül devrimi ile iktidara getirdiği Gürcü lider Saakaşvili, koltuğuna oturduğu ilk günden başlayarak, her gün yaptığı savaş çığırtkanlığını, önceki gece Güney Osetya’ya girerek hayata geçirmiş oldu. Maalesef bu işgal aynı zamanda tüm Kafkasya’yı, hatta dünyayı da sonu belli olmayan bir kaosun ve savaşın içine çekmiştir.

Sonuç olarak;
Şu anda Güney Osetya Gürcistan yönetiminin işgali altındadır. Bebekler öldürülmekte, anneler, babalar, yaşlılar, masum sivil halk, Gürcistan yönetimi tarafından bilinçli bir şekilde linç edilmektedir. Dünyanın gözü önünde bir halk yok edilmektedir, etnik temizlik yapılmaktadır.

Gürcistan’ın Güney Osetya’yı işgali, Türkiye diasporasında yaşayan milyonlarca Çerkes kökenli insanımızı, en az orada, sıcak savaşın içinde olan soydaşlarımız kadar etkilemiş, yaralamıştır.

Kafkas Dernekleri Federasyonu olarak, Türkiye Çerkes diasporası adına diyoruz ki;

- Güney Osetya ve Abhazya, ayrılıkçı bölgeler değil, bağımsız birer Cumhuriyettir,

- Dünyadaki tüm işgaller gibi, bu işgal de kabul edilemez,

- Halkların kendi iradeleri ile aldıkları bağımsızlık kararları, savaşla yok edilemez,

- Yaşadığımız ülke Türkiye tarafından bizlerden toplanan vergilerle eğitilen ve eline teçhizatı verilen Gürcistan ordusunun silahı, şimdi kendi vatandaşı olan Çerkeslerin oradaki kardeşlerine yönelmiştir. Türkiye Cumhuriyeti’nin en kısa zamanda bu hatasını telafi etmesini, Gürcistan’a bu defa savaş değil, barış eğitimi vererek, Güney Osetya’dan çekilmesi yönünde ikna etmesini bekliyoruz.

- Tüm uluslararası demokrasi ve insan hakları kuruluşlarını, acilen bu vahşete son vermek üzere göreve çağırıyoruz.

- Dünya ülkeleri ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından Kosova’nın bağımsızlığının kabulüne gösterilen duyarlılığın, Güney Osetya ve Abhazya’nın bağımsızlığının tanınması için de gösterilmesini talep ediyoruz.

Kafkas Dernekleri Federasyonu ve bağlı 56 dernek, tüm gücüyle Güney Oset ve Abhaz halkının yanındadır. Nereden gelirse gelsin, onların bağımsızlığına yönelik her türlü tehdide karşı Türkiye’de, Kuzey Kafkasya’daki Cumhuriyetlerimizde ve diğer ülkelerde yaşayan tüm Çerkeslerle birlikte, sonuna kadar tek bilek, tek yürek olarak Güney Osetya ve Abhazya halkıyla birlikte hareket edeceğimizi bildiririz.

Yaşasın Güney Osetya ve Abhazya’nın bağımsızlığı!..

KAF-FED
Dosya: 06-069-012 Ankara; 03.07.2003

KAFKAS DERNEKLERİ FEDERASYONU
08 / 65 09.08.2008

0 Yorum: